İşler:“İstikrarsız ortamdan bir an önce kurtulmalıyız”

Turizmde büyüyen krizi bölgesel ve ülkesel ölçekte değerlendiren Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, “Turizm sektörü hapşırdığında sektöre bağlı 54 yan sektör de grip olacaktır. Bir an önce ülkemizde istikrar ortamının sağlanması, koalisyon hükümetinin bir an önce kurulup, düşmüş olduğu bu istikrarsız ortamdan ivedilikle kurtulma noktasında turizmciler ve iş adamları olarak beklenti içindeyiz” diye konuştu.

Mehmet İşler, konuyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:

“Bugün Türkiye turizmi 54 tane yan sektörü besleyen bir sektör, bir jeneratörtür. Şu anda Türkiye’nin direkt olarak istihdamda yüzde 16,5 oranında kişi, turizm sektöründen ekmek yemektedir. Bu oranın dışında 54 tane yan sektörü de katacak olursak, tüm bunları içine alan turizm sektörü sekteye uğradığı zaman doğal olarak turizmden faydalanan yan sektörler de etkilenmektedir.

Türkiye’nin cari açık, istihdam, ihracat ve döviz deposu olan turizm sektörünün hiç sevmediği ortam savaş hali, terör hali, kargaşa hali, kısacası istikrarın olmadığı alanlardır. Turizm sektörü, istikrarın olduğu ortamlarda gelişen ve büyüyen bir sektördür. Son 30 yılda terör belasıyla mücadele eden Türkiye, buna rağmen son 30 yılda 30 kat, son 10 yılda da 3 kat büyüdü. Terör belasına rağmen son 10 yılda 3 kat büyüyen bu ülke, doğal olarak son zamanlarda dört tarafı ateşle çevrili olarak batı tarafında Yunanistan’da var olan ekonomi ve finans ateşi, doğu tarafında İran ve Azerbaycan, güneydoğu tarafında ise savaş çığlıklarının atıldığı yerde kendini var olma noktasında Akdeniz çanağında İspanya’dan sonra en büyük ikinci oyuncu olma kabiliyetini yakalamıştır.

“DARBE ALAN TURİZM, İSTİHDAMI DA OLUMSUZ ETKİLİYOR”

Şu bir gerçektir ki, Türkiye’nin olmadığı bir Akdeniz havzasında Türkiye’nin olmayacağı bir turizmden bahsetmek mümkün değildir. Tam da bu güce ulaşmış ülkemizin büyük gücü ve iktidarı kaybetmesinin en büyük nedeni ise, terörle olan savaştır. Ağustos ayının başlarına gelirken var olan rezervasyonlarımızda artış olmadığını; ama rezervasyon iptalinin de olmadığını görüyoruz. Yani, bir yavaşlama ve bir yatay geçiş görüyoruz. Oysa ki, bu aylarda gördüğümüz en önemli şey, Eylül ve Ekim aylarındaki rezervasyon artışıdır. Bu bile şu anda bizim için bir handikap olarak gözükmektedir.

Bu kriz sadece Irak ve Suriye’de meydana gelen sosyal ve siyasal olaylardan etkilenmemekte, bugün İran’ın Amerika’yla ve Avrupa Birliği’yle yaptığı barış; Yunanistan’ın Avrupa Birliği’yle yapmış olduğu sulh; Ukrayna, Rusya ve Avrupa Birliği arasında meydana gelen problem; Kuzey Afrika ve Tunus’ta 38 turistin öldürülmesi ve hava koşullarıyla birlikte turizm sektörümüz, bu sene büyük darbe görmektedir. Bu darbenin sonucu da istihdama yansımaktadır.

Şunu unutmamak gerekiyor ki, turizm sektörü hapşırdığında turizm sektörüne bağlı 54 yan sektör grip olacaktır. Bir an önce ülkemizde istikrar ortamının sağlanması, hükümetin koalisyonun bir an önce kurulup, düşmüş olduğu istikrarsız ortamdan bir an önce kurtulma noktasında turizmciler ve iş adamları olarak beklenti içindeyiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir