Israrcı satış taktikleri Türk misafirperverliğine gölge düşürüyor

helvaWeber Shandwick’in 13 Avrupa ülkesinde yaptığı ‘Born In Europe’ adlı ankette ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Araştırmaya göre Avrupalılar, Türkiye’yi harika bir tatil ülkesi olarak tanımlarken insanımızın ısrarcı satış taktiklerinden yakınıyor. Tatlılarımız ve tekstil ürünlerimiz ise hayranlık uyandırıyor  

Lider global halkla ilişkiler şirketi Weber Shandwick, Türkiye’nin de dahil olduğu 13 Avrupa ülkesinde gerçekleştirdiği ‘Born in Europe’ adlı araştırmanın sonuçlarını duyurdu.
500’den fazla katılımcıyla yapılan anket, dünyaya açılmak isteyen Türk markaları için ulusal kimlik algısının stratejik olarak ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.
‘Born in Europe’; nörobilim,psikoloji ve antropoloji alanlarından önde gelen bilim insanlarının oluşturduğu bir ekiple hazırlandı ve değerlendirildi. Araştırma, globalleşmek isteyen markaların hedef pazar arayışlarında rehber olma özelliği taşıyor.
Ülkelerin, kendilerini nasıl gördükleri ve diğer ülkeler tarafından nasıl göründükleri ile ilgili kültürel farklılıkların önemini de gözler önüne seren araştırma ezber bozan sonuçlarıyla dikkat çekiyor.

Israrcı tavırlar ‘samimiyet’ algısını yıpratıyor

‘Born in Turkey’den elde edilen en dikkat çekici sonuçlardan biri ‘misafirperverlik’ üzerine… Güneşiyle, deniziyle, bitki örtüsüyle, muhteşem manzaraları ve tarihiyle tam bir tatil ülkesi olarak tanımlanan Türkiye’de, görünen o ki, turistlere fazla ‘ısrarcı’davranılıyor.
Türk insanı kendini hala‘misafirperver’ ve ‘samimi’ olarak tanımlıyor; ancak Avrupalılar’a sorulduğunda,‘ticari’ kimlikle özdeşleşen, ikna edici ve ısrarcı satış yaklaşımları samimiyeti öldürüyor, güvenilirliği sarsıyor.

Avrupalılar, Türk tatlılarını ‘tek geçiyor’

Araştırmaya göre; Türk mutfağı İtalyan, Fransız, İspanyol mutfaklarıyla birlikte ilk sıraları paylaşıyor.Avrupalılar tarafından son yıllarda tercih edilmeye başlanan Türkiye’ye özgü sağlıklı, taze ürünler cezbedici olarak görülüyor. Özellikle tatile gelen yabancılar, Türkiye’de ilk kez tattıkları lezzetleri unutamıyor ve ülkelerindede aynı lezzeti arıyor. Bu durum Fransa, İtalya, Belçika, İngiltere, Hollanda, Rusya, İspanya, Almanya, İrlanda, Belçika, Rusya, Polonya gibi araştırmanın yürütüldüğü Avrupa ülkelerindeki Türk ürünlerinin daha fazla talep görmesinde büyük rol oynuyor. Tatlılar konusunda Türk mutfağının ezici bir üstünlük gösterdiği görülüyor. Araştırmayı değerlendiren Weber Shandwick iletişim bilimleri uzmanlarına göre; Avrupa insanı, çeşit açısından zengin Türk tatlılarının, Türk insanına özgü, ‘tutku’, ‘kültürel çeşitlilik’  özelliklerini yansıttığını düşünüyor.

Moda ve tekstilde ‘itinalı’ ve ‘usta’yız”

Avrupalılar, Türk moda ve tekstil markalarını oldukça başarılı buluyor. Türk ürünleri Avrupa’da ‘itina’ ve‘ustalık’ ile özdeşleştiriliyor. Estetik açıdan renkler ve özgün tasarımlı ürünler beğeni görüyor.
‘Born in Europe’un sonuçlarını analizeden Weber Shandwick danışmanları; Türkiye’nin sahip olduğu Akdeniz ikliminin, doğal güzelliklerinin ve tarihsel zenginliğinin moda tasarımlarına daha fazla yansıtıldığı bir stratejiyle hareket edildiğinde, Türkiye’nin moda ve tekstil alanında yükselişe geçeceğini belirtiyor.

“Araştırma Türk firmalarına ışık tutacak”

Weber Shandwick Türkiye CEO’su, SedaYalçın; “Ülkelerin algısı üzerine gerçekleştiren bu geniş kapsamlı çalışmayı Türkiye’de duyurmaktan gurur duyuyoruz. 500 kişi ile gerçekleştirdiğimiz bu araştırma sadece bir örnek; amacımız bu araştırmaları çok daha geniş kitlelere yaparak, Türk firmalarına global markalaşma çalışmalarında doğru stratejileri kurgulamalarına destek olmak. Bu araştırmanın sonuçlarını en doğru şekilde yorumlayabilmek için şirketimizin geliştirdiği ‘etkileşim bilimi’ (science of engagement) yöntemini kullandık. Sonuçlarının Avrupa’da iletişim kampanyası yürütecek Türk firmalarına ışık tutacağına inanıyoruz” dedi.

“Yeni nesil için Türkiye büyüleyici bir ülke”

“Born In Europe” araştırmasını yürüten, Weber Shandwick İngiltere Stratejik Planlama Başkanı, Liz Wolstenholme; “Araştırmamız globalleşmek isteyen Türk markalarına ulusal kimliklerinin nasıl algılandığı konusunda rehber olacak nitelikte bir kaynak. Özellikle de 18-24 yaş aralığında Avrupa’da yaşayan genç nesil için kültür çeşitliliği cezbedici. Türk markaları hedeflenen pazarlarda genç nesile odaklanmalı” diye konuştu.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir