Lezzet başkenti, ‘Gaziantep Kalkınma Modeli’yle gelişecek!

Haber: Hatice Ünal Bilen

GastroAntep Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali’nin tanıtımı için Conrad Hotel İstanbul’da düzenlenen toplantıda konuşan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Kebap, lahmacun, baklavayı anlatmak için burada değiliz” dedi. Gaziantep’in öncelikli hedefinin kentsel rekabet olduğunu ve artık büyük şehirlerle yarıştığını kaydeden Şahin, şehrin bölgesel kalkınmada İstanbul gibi bir çekim gücü olmak istediğine vurgu yaparak, turizm ve gastronomideki büyümeyi de Gaziantep Kalkınma Modeli üzerinden yürüteceklerini anlattı.

İkincisi 12-15 Eylül tarihleri arasında düzenlenecek olan GastroAntep Uluslararası Gaziantep Gastronomi Festivali’nin tanıtım lansmanı bugün Conrad Hotel Istanbul’da gerçekleşti. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin Gaziantep Valiliği koordinasyonunda Gaziantep’i Geliştirme Vakfı (GAGEV) ile iş birliği içinde dünyanın en önemli gastronomi merkezlerinden biri olma hedefiyle yola çıkan festivalin tanıtımı için İstanbul’da düzenlenen toplantıya Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Ticaret Odası Meclis Başkanı M. Hilmi Teymur, Gaziantep Şehit Kamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu, Gaziantep Milletveki Mehmet Sait Kirazoğlu, Gaziantep Milletvekili Derya Bakbak, Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer, Gaziantep Milletvekili Abdullah Nejat Koçer, Gaziantep Milletvekili Muhittin Taşdoğan, GAİB Kordinatör Başkanı A. Fikret Kileci ve TİM Başkanı İsmail Gülle katıldılar.

Fatma Şahin: “Kebap, lahmacun, baklavayı anlatmak için burada değiliz”
Tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, bu yıl ikincisi düzenlenen festivalle Gaziantep’in global vizyonunu gerçekleştirme yolunda önemli bir adım atmayı hedeflediklerini belirterek, “Şehirlerin anası İstanbul’dayız, bir kültür şehrindeyiz. Gazi şehrinden, Türkiye’nin lezzet başkentinden hepinize selamlarımızı getiriyorum. Bu hikaye aslında insanlık tarihi kadar eski ve bir tarihin nereden nereye geldiğini göstermek için buradayız. Kebap, lahmacun, baklavayı anlatmak için burada değiliz. Bunu bir Anadolu kalkınması, bunu bir şehir kalkınması üzerinden hedeflerimizin ne olduğun anlatmak için buradayız” dedi.

“Bölgesel kalkınmada İstanbul gibi çekim gücü olmak istiyoruz”
İstanbul’un bölgesel kalkınma anlamında bütün şehirler için önemli bir çekim gücü oluşturduğunu belirten Şahin, “Aynı şey bölgemiz için de geçerli. Niye, bereketli iller noktasındayız. Ortadoğu’nun en önemli alanındayız. Güneydoğu- Doğu Akdeniz arasında çok önemli bir lojistik merkezindeyiz. Bu coğrafya bize önemli avantajları da beraberinde getiriyor” dedi. Gaziantep olarak hedeflerinin kentsel rekabet olduğunu ve artık kentlerle yarıştıklarını kaydeden Şahin, “Rakamlarla baktığımızda biz şehirlerin anasıyla yarış halindeyiz. Ben mühendisim, şehir milliyetçiliği yapmıyorum. Elbette doğduğum toprakları övmek herkes için çok önemli ama rakamlarımıza baktığımız zaman biz artık her noktada hedefimizi İstanbul’la birlikte bir Anadolu kalkınmasının merkezi olma noktasında rakamları daha güçlü yapmayı ve Cumhuriyetimizin 100. Yılında dünyanın 10. ekonomisi olma noktasında hedeflerimiz var. Bu yalnıza İstanbul, Ankara, İzmir’de olmayacak. Anadolu’yu topyekün kalkındırmak ve her şehrin kendi rakamlarını yukarıya taşımak durumundayız” dedi.

“Bir Gaziantep modeli oluşturduk”
Amaçlarının kentsel rekabet olduğunu belirterek sözlerine devam eden Şahin, “Artık kentler yarışıyor. Ben Paris Belediye Başkanının diliyle konuşmazsam bu rekabeti yönetemeyiz. Bu yüzden bu kalkınma hedefine küresel bir oyuncu olmak istiyoruz. Bu doğrultuda stratejilerimizi çalıştık. Buraya bir ofis kurarak geldik, bir ofisle birlikte toptan bir kalkınma modelini oluşturmak için buraya geldik. Biz bir Gaziantep modeli oluşturduk. Ekonomik, sosyal, fiziksel ve çevresel kalkınma var. Bu kalkınma modeli üzerinde etkin bir yönetim kurmak istiyoruz, işte bu bizim en güçlü yanımız” diye konuştu.


“İhracat odaklı vizyoner stratejimiz bizim en büyük gücümüz”
Kalkınma modeline ilişkin bilgiler vermeye devam eden Fatma Şahin, “Artık en kadar zenginiz sorusunun karşılığı ne kadar paranızın olduğu değil, ne kadar kültürel mirasınızın olduğu da önemli. Biz bu anlamda en zengin şehirlerden biriyiz. Kalkınma modelimizi beşeri sermaye, yetişmiş insan gücü ve girişim odaklı bir yapı temelinde oluşturduk. İhracat odaklı vizyoner stratejimiz bizim en büyük gücümüz. Elimizdeki hazineyi dünyaya daha iyi anlatmamız gerekiyor. Sadece deniz kum güneş değil, kültürel zenginliğimizle de öne çıkmak istiyoruz. Daha yapacak çok işimiz var ve bunun için de size ihtiyacımız var” dedi. Artık algı, pazarlama ve rekabeti yönetme zamanı olduğunu ifade eden Şahin, bunu da topyekün bir kalkınma modeline dönüştürmek gerektiğine dikkat çekti.

“Akşamdan sabaha gastronomi kenti olmadık”
Fatma Şahin, Gaziantep’in akşamdan sabaha gastronomi kenti olmadığını, UNESCO’nun dilini ve networkunu kullanmayı öğrenmesinin de bu başarıda önemli bir pay sahibi olduğunu anlattı. Gaziantep’in yemek çeşitliliği kadar ürün zenginliğine de sahip olduğunu dile getiren Şahin, her ürünün kendilerini başka bir alana yönelttiğini kaydederek, “Baharat kütüphanesi kuruyoruz, tohum bankasına geçiyoruz. Bu adımlarımız, dünya dilini yakalamak anlamında bu adımlar çok önemli. Baktığınızda Meksika bir biberle, Peru bir patatesle, Venezuela bir kakao, Japonya bir pirinçle, Hindistan bir baharatla bunu başarıyor, biz neden bunu başarmayalım? Bir lahmacunumuzun lezzeti pizzayla kıyaslandığında aradaki farkı görürüsünüz. Yapmamız gereken bu lezzetin altına Gaziantep markasını yazdırmak” dedi.

“Ürünler, dünyada yeni çekim güçleri oluşturuyor”
Bir ürünle şehir ekonomilerinin ulaştığı boyutlara da konuşmasında değinen Şahin, “San Sebastian artık beraberinde marka restoranları getiriyor. Barcelona, San Sebastian ve Madrid’deki ürünler dünyada marka restoranlar gibi yeni çekim güçleri oluşturuyor. Bu, gıda ürünlerinin dünya marketlerinde pazarlanmasını getiriyor. Biz zincirin halkaları gibi düşünün. Tanıtım ve pazarlanması noktasında sizi farklı noktalara taşıyor. Gaziantep’te turizm ve gastronomi bölümlerini birleştiriyoruz. Halkımız da tamamen bu işin arkasında. Çünkü büyüyen ekonomi onları da yakından ilgilendiriyor. Birlikte çalışmayı önemsiyoruz. Birlikte çalışma modeli aslında bir barış modeli. Aslında kaybedeni olmayan bir alanla büyümeye çalışıyoruz” diye konuştu.

Gastro“3 milyon turist hedefliyoruz”
Gaziantep’in yılda 1 milyon turist ağırladığını, bunu gelecek dönemde üç katına çıkarmayı hedeflediklerini aktaran Şahin, bu doğrultuda Uzakdoğu ve Asya pazarlarına ağırlık vereceklerini ifade ederek, “Kapadokya’ya gelen Japon turistleri Gaziantep’e getirdiğimiz zaman, onlara lezzetlerimizi tattırdığımız zaman muhteşem bir başarı sağlamış olacağız. Fırat’ı, Dicle’yi dünyaya daha iyi tanıtmamız gerekiyor. Fırat’ı kahve içerek seyrettirmek istiyoruz. Bize dair olan bu güzellikleri çok daha güçlü bir şekilde tanıtacağız” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir