Ortak mutfak kültürüne hayat veren proje: L.I.F.E

Bu ara çok anlamlı bir yemeğe, IDEMA L.I.F.E Gastrodiplomasi (Livelihoods Innovation through Food Entrepreneurship -Gıda Girişimciliği Yoluyla Geçim Kaynakları) projesi kapsamında düzenlenen yemeğe katıldım. Bu anlamlı projenin mimarları ise 2001 yılından beri Türkiye’de ve dünyanın çeşitli noktalarında sosyo-ekonomik kalkınma alanında projeler geliştiren, uygulayan ve yeni fikirleri hayata geçiren, sosyal girişimci dört ortak. Proje Koordinatörü ise çok sevdiğim, otelcilik sektöründe uzun yılları geçmiş başarılı arkadaşım Esra. (http://www.idema.com.tr)

Buna benzer pek çok farklı ve yine çok özel projede imzaları olan bu pırıl pırıl ekip IDEMA’yı 2001’de kurmuş. Ana amacı sosyal, ekonomik, çevresel ve kültürel kalkınmaya katkıda bulunmak olan IDEMA bu bağlamda Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası, Uluslararası Yatırım Kuruluşları, ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşları, yerli ve yabancı ticaret odaları ve çeşitli kamu kurumları ile ortaklıklar gerçekleştirilerek projeler geliştiriyor.

IDEMA L.I.F.E Programı, gıda sektöründe yer alan Türk, mülteci ve geçici koruma altındaki topluluklar için karşılıklı yarar sağlayan sürdürülebilir geçim kaynaklarını geliştirmeyi amaçlıyor. 2 yıl sürmesi planlanan program ile, yemek kültürlerindeki ortak tatlardan hareket ederek barış içinde yaşanacak bir ortam oluşturulması ve ortak bir gelecek ortaya konması hedefleniyor.

Programa katılanlar eğitim, ortak çalışma alanı ve test mutfağı hizmetleri aracılığı ile iş fikirlerini keşfetme, test etme ve uygulanabilirliklerini görme olanağı yakalıyor; yeni bir işletme kurmak ve yönetmek için gereken bireysel becerileri de geliştireceklerini biliyorlar. Bu özellik programı diğer benzerlerinden farklı kılıyor.

Projenin kuşkusuz en iyi tarafı, her bir dönem sonrası düzenlenecek olan iş planı yarışması aracılığıyla girişimciler, iş fikirlerini gerçeğe dönüştürmek için çekirdek finansman desteğine erişim imkânı yakalayacak olmaları. Ayrıca ortak lezzetlerin buluşmasını sağlayarak katılımcıların farklı mutfak kültürlerini keşfetmelerini ve deneyimlemelerini sağlıyor.

Program kapsamında Gaziantep ve İstanbul’da iki adet gıda girişimciliği alanında uzmanlaşmış Girişimci Kuluçka Merkezi oluşturuluyor. Program süresince katılımcıların geliştirdiği tariflerin derlenmesi ve farklı mutfak kültürlerinin birlikte zenginliğini yansıtan bir yemek kitabının oluşturularak programın başarısının kutlanması öngörülüyor.

Bu süreçte kültürler arası etkileşimi artırmak ve halklar arası yemek kültürü alışverişini sağlamaya yönelik Gastrodiplomasi etkinliklerinden olan bu yemekte Türkiye’den önemli kuruluşların yöneticileri, büyükelçilik temsilcileri ve sivil toplum kuruluş temsilcileri de katılımcılar arasındaydı.

Hep birlikte gıda sektöründe yer almak isteyen mülteci ve geçici koruma altında olan topluluklardan olan değerli katılımcıların kendi Ortadoğu ve Hindistan mutfağı lezzetlerinin ağırlıklı olduğu muhteşem tatları deneyimledik.

Benim de kadın girişimciler ve pazarlama ağırlıklı konularda ‘mentorlüğünü yapacak olmaktan mutluluk duyduğum bu tür özel girişimlerin, STK’ların tüm dünyada geliştidikleri projelerle toplumlara katkısı o kadar fazla ki, Türkiye ‘de olan bu girişimin oluşturduğu atmosfer, dostluk ve enerji gerçekten görülmeye değerdi.

 

 

 

Genel içinde yayınlandı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir