Türk ve Peru lezzetleri bu özel davette sentezlendi!

Haber: Hatice Ünal Bilen

Fotoğraflar: Ümit Başer Alkaç

 Gastronomi Turizmi Derneği Peru mutfağı çıkartmasının ikincisini bu defa Kayla Mutfak Sanatları Akademisi ev sahipliğinde kurucu şef Cavit Ünal’ın Türk ve Peru mutfağından sentezlediği özel lezzetleri ile gerçekleştirdi.

 Sağlıklı yaşam furyasının temel taşlarından sayılan kinoa, mango, maça, mor mısır gibi Andean ürünlerini içeren Peru Mutfağı, son dönemde Türkiye’de de ilgi görmeye başladı. Yemek yemekten zevk alanlar için sağlıklı çözümler sunan Peru Mutfağı, Türk Mutfağı ile birçok açıdan da benzerlik gösteriyor. Bundan hareketle, Gastronomi Turizmi Derneği (GTD) ve Kayla Mutfak Sanatları Akademisi yaptığı iş birliği ile yükselen foodie trendi olan Peru ve Türk mutfağının başarılı sentezlerini 31 Ekim Salı akşamı Kayla Mutfak Sanatları Akademisi çok özel bir davetle misafirlerinin damaklarına sundu.

IMG-20171031-WA0017

Türk ve Peru mutfağının özelliklerinin anlatıldığı, benzerliklerinin konuşulduğu, iki kültürün bir arada sentezlendiği bu özel gecede Gastronomi Turizmi Derneği Başkanı Gürkan Boztepe ve dernek üyeleri hazır bulunurken Peru Ticari Konsolosu Fernando Alberada da Peru mutfağını temsilen davette konuşmacı olarak yer aldı. Gastronomi ve mutfak sektörünün temsilcileri ve basın mensupları tarafında yoğun ilgiyle karşılanan davette yemek tadımları kadar Türk ve Peru gastronomi kültürleriyle ilgili yapılan açıklamalar konuklardan tam not aldı.

33

 Gürkan Boztepe: “Peru konusunda bir başarı hikayesi var, buyurun bize de anlatın”

Etkinliğin açılış konuşmasını yapan GTD Başkanı Gürkan Boztepe, Türk mutfağını artık dünyanın en iyi mutfakları arasında görmek istediğini ifade eden konuşmasında “Biz bu misyon doğrultusunda 3 yıl önce TÜRSAB Gastronomi Turizmi Komitesi’ni kurarak yola çıktık, bu bir yıllık çalışma değildir. Görüyoruz ki, Kars kaşarından bulgurumuza kadar yerel ürünlerimizi yeterince tanıtamamışız. En başından beridir diyoruz ki, 22 çeşit turizmi içinde barındıran sektörümüzde en az yatırımla en fazla gelir elde edebileceğimiz bir gastronomi turizmimiz var.” dedi.  Buna karşın Türk gastronomisi olarak halen hedeflenen noktaya varılamadığına dikkat çeken Boztepe, “Burada da biz şovenist bir şekilde dünyanın en iyisi biziz şeklinde ilerlemek yerine diyoruz ki, Peru konusunda bir başarı hikayesi var, buyurun bize anlatın, bu başarıya birlikte ortak olalım. Türk mutfağı için artı değerler ortaya koyalım.” diye konuştu.

IMG-20171031-WA0019

Cavit Ünal: “Kinoa Türkiye’de her yerde var ama neden bir siyez bulgurumuz Peru’da yok?”

Peru ve Türk yemek kültürlerinin sentezlendiği davete kurucu şefliğini üstlendiği Kayla Mutfak Sanatları Akademisi ile ev sahipliği yapan Cavit Ünal, dünya mutfakları arasında yükselen bir trend olan Peru lezzetlerinin etnik ve karma yapısı sebebiyle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de popülaritesini koruduğunu belirterek, “Bu iki mutfağın güzelliklerini çarpıştırdığımızda ortaya farklı ve olağanüstü bir sentez çıkacağını biliyorduk. Bu akşam için özel olarak hazırladığımız menümüzde helvayı kinoadan yaptık. Dana çeviçeyi turşu suyumuzla hazırladık. Dana yüreğini yarı bizim yarı onların baharatlarıyla sentezleyip sunduk. Kısırımız vardı, onu da mango ve avokado soslarıyla beraber servis ettik. Bu akşam davetlilerimizden aldığımız tepkiler bizi son derece memnun etti, demek ki doğru bir iş yapmışız” dedi.

Sözlerine Peru mutfağının yerel ürünlerini tanıtma ve uluslararası mutfak literatürüne kabul ettirme konusundaki başarısını Türkiye’nin elde edememesinden duyduğu kaygıyı dile getirerek devam eden Cavit Şef, “Biz Migros’a gittiğimizde kinoayı bulabiliyoruz ama Peru’da siyez bulgurunu bulamıyoruz. Ne yazık ki ürünlerde markalaşmayı başaramadık. Bu politikayla ilgili bir durum. Onlar kendi ürünlerini tespit ettiler, dünya arenasına çıkacak dediler. Biz bu ürünleri dünya piyasasında bir numara yapacağız dediler, bunu büyük oranda başardılar da.” diye konuştu.

 “GTD, Türk mutfağının tanıtımında önemli adımlar atmıştır”

Peru mutfağını başarılı bulmasına rağmen Türk mutfağının yemek ve ürün çeşitliliği ile hep bir adım önde olduğuna inandığını belirten Cavit Şef, “Yeter ki bu zenginlikleri doğru tanıtabilelim. Kayla Mutfak Sanatları Akademisi olarak üyesi olduğumuz Gastronomi Turizmi Derneği bu konuda önemli adımlar attı. Biz de bir Türk mutfağı gönüllüsü olarak Türk gastronomisini tanıtmak için elimizden geleni yapmaya hazırız ” dedi. Türk mutfağını tanıtmak konusunun bir devlet politikası haline gelmesinin de önemine vurgu yapan Cavit Şef, gastronomi ve aşçılıkla ilgili bir bakanlık kurulması gerektiği inanıcını da sözlerin ekledi.

44

Fernando Alberada: “Türk mutfağı ile çok güzel bir bağlantı kurabiliriz”

Davete konuşmacı olarak katılan ve etkinliğe en başından beri destek veren Peru Ticari Konsolosu Fernando Alberada ise şöyle konuştu: “Peru mutfağının  zaten başka mutfaklarla bir arada çalışıyor. Türk mutfağı ile çok güzel bir bağlantı olabileceğini düşündüm. İleride bununla ilgili çok güzel çalışmalar ortaya konabilir diye düşünüyorum.”

 “Ünlü Perulu şeflerimizle karşılıklı etkileşime devam edeceğiz”

Türk ve Peru mutfaklarının sentezinin yapıldığı bu davetin amacına yönelik olarak ileriki dönemlerde benzer bir çalışmanın Türk mutfağı ürünleriyle de yapılıp yapılamayacağına dair sorumuzu yanıtlayan Alberada  şunları söyledi: “Buranın karışımı gayet güzel, birbirlerine çok uyumlu gıdalar. Dolayısıyla bir arada çok değerli çalışmalar ortaya koyabiliriz. Türk mutfağı ürünlerinin Peru mutfağına uyabileceğini düşünüyorum. Buraya Gastromasa Konferansı ile ünlü Perulu şefleri getireceğiz. Gelecek sene için de farklı planlarımız var. Onların her gelişinde bir etkinlik yapacağız. Türk mutfağı ile karışım şeklinde göstereceğiz.”

IMG-20171031-WA0022

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir