Başkan Zorluoğlu festival sinyalini verdi: Trabzon da gastronomi sahnesine çıkıyor

Haber: Hatice Ünal Bilen

Büyükşehir Belediyesi olarak Trabzon’da turizm alt yapılarının güçlendirilmesine yönelik çok ciddi yatırımlar yaptıklarını belirten Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Sümela Manastırı’nı yeniden ziyaretçilere açacaklarını müjdeledi. Şehrin  gastronomi değerlerinin öne çıkarılmasına dönük adımlar da attıklarını kaydeden Zorluoğlu, Trabzon’da önümüzdeki süreçte bir gastronomi festivali yapmayı planladıklarını da söyledi.

Trabzon’un turizmden aldığı payı artırmayı hedefleyen Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Gastronomi Turizm Fuarı & Konferansı ‘Gastro Show’da şehrin gastronomi değerleleriyle ilgili katılımcıları bilgilendirdi.“Turizm alt yapısını güçlendiriyoruz”

Gastro Show kapsamında düzenlenen panelde konuşan Murat Zorluoğlu, turizm sektörünün hem ülkelerin hem de şehirlerin kalkınmasında önemli bir etken olduğunu belirterek, “Trabzon da son 15-20 yıl içerisinde turizmde iddiasını ortaya koyan bir şehir. 2019 yılında 600 bini yabancı olmak üzere 2 milyonu aşkın turisti ağırladık. Trabzon binlerce yıllık tarihi, eşsiz coğrafyası, doğal güzellikleri ve ev sahipliği yaptığı onlarca medeniyetten süzülerek gelen kendine has kültürü ile öyle görünüyor ki önümüzdeki yıllarda turizm pastasından daha fazla pay alacak. Biz de Büyükşehir Belediyesi olarak, tüm paydaşlarımızla birlikte Trabzon’da turizm alt yapılarının güçlendirilmesi, turizmin ve turistin çeşitlendirilmesi için ciddi yatırımlar yapıyoruz.” dedi.

“Sümela Manastırı’nı yeniden ziyaretçilere açıyoruz”

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un 1 Temmuz’da Trabzon’da olacağının bilsini paylaşan Zorluoğlu, “4-5 yıldan sonra Sümela Manastırı bütünüyle, yeniden ziyaretçilere açılacak inşallah. Burası şu anda UNESCO’nun geçici miras listesinde olan bir yer ama inşallah önümüzdeki yıllarda kalıcı miras listesine de aday olacak bir destinasyonumuz. Ama onun ötesinde Trabzon sadece Sümela ile değil, Uzungölü ve diğer büyün yaylalar, dağı ve doğal güzellikleri ile de çok önemli bir turizm merkezi.” diye konuştu.“Gastronomi değerlerinin öne çıkarılmasına dönük adımlar atıyoruz”

Son dönemde ülkelerden çok şehirlerin yarıştığı bir zamana gelindiğini ifade ederek sözlerine devam eden Zorluoğlu, “Şu anda Trabzonumuzu diğer şehirlerden farklı kılacak şehrin kendine has niteliklerini öne çıkaracak çalışmalar yapıyoruz. Bu arada Trabzon mutfağının, yemeklerinin, gastronomi değerlerinin öne çıkarılmasına dönük adımlar atıyoruz. İşte bu fuarda yer alarak bu stratejimizin bir parçasını da sergilemiş bulunuyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemlerde Trabzon’da gastronomi ile ilgili sadece Trabzon’un değil, şehrimiz çünkü Doğu Karadeniz bölgesinin en önemli şehri. Adetaa ağabeyi. Dolayısıyla sadece Trabzon’un değil, tüm Doğu Karadeniz’in mutfağının öne çıkarılması, ulusal ve uluslararası düzeyde daha tanınır hale gelebilmesi için faaliyetler icra edeceğiz. Trabzon’da önümüzdeki süreçte bir gastronomi festivali yapmayı da planlıyoruz. Şehrimizin gerçekten kendine has başka bir yerde bulunmayacak lezzetleri var”. dedi.

Doğa, tarih ve inanç turizminin yanında, güçlü olunan spor, tarım ve mutfak gibi yönleri de öne çıkarmaya çalıştıklarını dile getiren Başkan Zorluoğlu, “Biliyoruz ki şehirlerin markalaşmasında gastronomik değerlerin etkisi gün geçtikçe artıyor.  Şehirleri eşsiz kılan çok kıymetli bir başlık gastronomi. Ülke olarak üzerinde bulunduğumuz topraklar, yüzyıllar boyu farklı milletlerin yaşadığı ve birçok medeniyetin gelip geçtiği bir coğrafya olması hasebiyle çok kültürlü bir yapıya sahip. Bundan mutfak kültürü de nasibini almış. Türkiye mutfağının bu sayede dünyanın sayılı mutfakları arasında yer alması bu alanda çok rahat ilerleyebileceğimizin göstergesidir” ifadelerini kullandı.“Vakfıkebir ekmeği coğrafi işaret aldı” 

Her yörenin her şehrin hatta her ilçenin kendine has çok özel lezzetleri olduğunu belirten Zorluoğlu, “Doğu Karadeniz’in yüksek kesimlerinde ve yaylalarında büyükbaş hayvancılığın gelişmiş olmasından dolayı sütten elde edilen başta peynir ve tereyağı olmak üzere, kurut, yoğurt, kaymak gibi süt ürünleri, daha alçak kesimlerde bol yağıştan ötürü sebzeler (karalahana, taze fasulye, patates, mısır vb.) yemeklerde ana bileşen olarak kullanılmaktadır. Trabzon’da ekmek fırıncılığı gastronomi kültürü bakımından önem arz etmektedir. Vakfıkebir ekmeği coğrafi işaret almış yerel bir ürün olarak öne çıkmaktadır. Ekşi mayalı hamurdan yapılan bu ekmeğin raf ömrü 1 hafta kadar olmaktadır. Yaz mevsimi boyunca ekilen fasulyelerden elde edilen fasulye turşusu ve kaldirik gibi yabani yetişen otlardan yapılan kaldirik turşusu önemli kışlık yiyeceklerdendir. Bol yağış almasından ötürü birçok meyvenin doğal yetiştiği Trabzon’da incir, hanifta (dağ çileği), erik, ayva, incir, elma gibi meyvelerden yapılan reçeller öne çıkmaktadır” diye konuştu.

Trabzon denilince…

Trabzon denilince akla balık geldiğini belirten ve balık çeşitlerinden bahseden Zorluoğlu, “Trabzon mutfağında, balıkçılığın gelişmiş olması sebebiyle hamsi, mezgit, palamut, istavrit gibi balıkların ızgara, buğulama ve kızartmaları ile tatlı su balıklarından yapılan yemekler de mevsimsel olarak çok fazla tercih edilmektedir. Hamsiyi balıkların arasında saydık ama biz diyoruz ki ‘hamsi balık değildir. Hamsi, hamsidir…’ Hamsinin her türlüsünü yaparız yeriz. Akçaabat köftesi, Vakfıkebir ekmeği, Hamsiköy sütlacı, Tonya tereyağı, Kalkanoğlu pilavı, Trabzon peynirlisi, kıymalısı, döneri, karalahana çorbası, etli lahana sarması, karalahana yemeği ve Laz böreği, tüm Türkiye’de en çok bilinen ve tercih edilen genellikle kahvaltılarda tükettiğimiz kuymak da çok sevilen gastronomik değerlerimiz arasında yer almaktadır” şeklinde konuştu.“Yeni yöntem uyguluyoruz”

Trabzon’da göreve geldikleri günden itibaren ısrarla yeni bir yöntem uyguladıklarını da belirten Başkan Zorluoğlu, “Gastronomi turizmini geliştirmek, yöresel lezzetlerimizi tanıtmak ve hizmet kalitesini artırmak amacıyla yeni restoranlar oluşturuyoruz ve bu mekanları belediye şirketimiz marifetiyle sosyal girişimcilik mantığıyla işletiyoruz. Örneğin Uzungöl’de Trabzon Büyükşehir Belediyesi olarak ilk defa yer alıyoruz ve yöresel mutfağımız bu kadar kapsamlı olarak belki de ilk defa bir menüde yer alıyor. Fiyat politikamızı da; çevredeki esnafı zora sokmayacak şekilde olabilecek en uygun fiyatlar şeklinde belirleyerek, öncelikli hedefimizi mutfağımızı tanıtmak olarak belirliyoruz. Sümela Manastırı’nda da sahillerimizde de Boztepe’de de birçok destinasyon ve tarihi lokasyonda bu uygulamalarımız artarak devam edecek” dedi.

“Karadeniz Somonu Festivali düzenledik”

Gastronomiyle ilgili etkinlikleri büyüterek devam ettireceklerini de vurgulayan Başkan Zorluoğlu, “Geçtiğimiz günlerde balık çeşitliliğini artırmak adına Karadeniz Somonu Festivali düzenledik. Bir yandan da Karadeniz mutfağının, Trabzon mutfağının, Trabzon’un kendine has peynirlerinin tanıtılacağı prestij kitapları hazırlıyoruz. Zaman zaman önemli aşçılara, basın mensuplarına ve gurmelere lezzet turları düzenliyoruz. Bunları da daha kapsamlı hale getirmek istiyoruz. Gastronomi turizmi, önemli bir turizm kalemi olarak ekonomik hacmini her geçen gün artırıyor. Bu alanda Antep, Adana, Bursa gibi bizden çok ileri şehirlerimiz olduğunu kabul ediyorum. Burada onların da tecrübelerinden istifade ederek bu tecrübeyi Trabzon’a has lezzetlerle buluşturduğumuzda ortaya çok güzel örnekler çıkacağından eminim” ifadelerini kullandı.

#trabzonbüyükşehirbelediyesi #başkamuratzorluoğlu #gastroshow #trabzongastronomifestivali #gastronomi #gastronomiturizmi #vakfıkebirekmeği #trabzonmutfağı #trabzonlezzetleri

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir