Berent Akdemir: İstanbulluyu İstiklal Caddesi’ne geri getirmek istiyoruz

Röportaj: Hatice Ünal Bilen

Ortadoğu ve Balkanlar’ın en büyük gösteri merkezi olarak 1962 yılında inşa edilen, 26 mağazası ve iki sinemasıyla Beyoğlu’nun çoklu eğlence ve alışveriş binalarından biri olan Fitaş, yeni Fitaş Pasajı konseptiyle yüzünü yeniledi. Pasaj, ilk yatırım ortaklarından Akdemir Ailesi’nin, eğlence sektöründeki yatırım ofisi Sifisan A.Ş. aracılığıyla toplamda 12 milyon dolara restore edildi. Maden Mühendisi Adnan Demirci ve ortaklarının başlattığı yatırımı torunları Akdemir Ailesi sürdürüyor. Yöneticiliğini ise ailenin dördüncü kuşak temsilcisi Berent Akdemir üstleniyor. Pasaj, alt taşeronlarla birlikte 700-800 kişiye kadar istihdam sağlıyor.

Fitaş Pasajı konseptiyle yılda beş milyon misafire odaklandıklarını belirten Fitaş Pasajı Genel Müdürü Berent Akdemir ile pasajın yenilenen yüzünü ve yatırım hedeflerini konuştuk.

Binaya neden Fitaş Pasajı ismini verdiniz? Bu yeni konseptle neyi hedeflediniz?  

Bina 1962 yılında inşa edildikten sonra, yıllar içerisinde dönemin faaliyet konularına göre birtakım eklemeler, çıkarmalar, deprem güçlendirme çalışmaları, dış cephe yenilemeleri, dikey fonksiyon asansörleri, yürüyen merdivenler ve çok katlı operasyonu destekleyici yapılaşmalarla bugünlere kadar geldi. Bunlara istinaden biz de içeride yeni bir markalaşmaya odaklandık ve binaya Fitaş Pasajı adını verdik.

Fitaş, geçmişte daha çok sinema binası olarak ön plandaydı. İçeride mağazalar ayrılmıştı. Özellikle İstanbul’da alışveriş merkezlerinin çoğalmasıyla beraber Beyoğlu bölgesindeki sinema giriş sayıları çok değişti. Gezi Parkı gibi birtakım halk hareketlerinden sonra sinema alışkanlığı Beyoğlu’ndan ayrıldı. Biz de pasajdaki sinema fonksiyonlarını çok amaçlı salon olarak değiştirdik. Bu sayede sinemalarımızı da korumuş olduk. Şu an içeride 4 adet sinema salonumuz mevcut. Bu yatırımlarımız devam ederken, pasajın çok katlı noktalarında farklı markalarımızı da hayata geçirdik.

Hangi markalar bunlar? Yeni konseptte neler var, biraz daha açabilir misiniz?

Fitaş Oda Beyoğlu, 12 odalı butik otelimiz. Bunu bir şehir oteli olarak lanse ettik. Bildiğiniz gibi, son 20 yıl içinde bölgede yaklaşık 60 bin yatak oluştu. Gerek Talimhane, Taksim Meydanı’nda gerekse Karaköy’de çok ciddi bir turist akını oluştu. Ama geçmişte Taksim şimdi olduğu gibi bir konaklama noktası değildi. Daha çok günübirlik ziyaretlerin yapıldığı bir bölgeydi. İnsanlar sabah gelir, akşam terk ederdi. Burada konaklamalar başlayınca turistlerin ihtiyaçları da farklılaştı. Misafirler, konaklarken geceleri daha sakin bir ortam tercih ediyor. Ziyaretçilerin yeme-içme veya eğlence ihtiyaçları gün geçtikçe değişiyor. Bu geçen süreçte bölgenin yapısının ve ticaretin tamamen değiştiğini görüyoruz. Taksim, Sultanahmet gibi tarih üreten bir bölge değil, daha çok eğlenceye dönük bir nokta.

“Fitaş Pasajı, bir markadır”

Biz Sifisan Yatırım ve Fitaş Pasajı olarak konulara hep ölçülebilir bir iş modeli mantığıyla bakmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla içerideki işletmelerin ömürleri biraz da markalaşma probleminden kaynaklanıyor. Turistik bölgede marka tanınırlığı çok önemli. Kriz dönemlerinde pek çok marka kaybolsa da güçlü markalar yukarıya çıkıyor.

Örneğin pandemide ticari markaların, uluslararası butiklerin ve restoranların hep yukarıya çıktığını gördük. Biz Fitaş Pasajı’nı da bir marka olarak görüyoruz. Bunun içerisinde Mc Donald’s, Burger King, Popeyes ve KFC gibi bilinen birçok yeme içme markası da yer alıyor. Biz bunları da birer marka olarak görüyoruz. Şu an pasajda her gün yaklaşık 6 bin kişi yemek yiyor. Bu, Beyoğlu için çok ciddi bir rakam. Bunların yanına bir de eğlenceyi eklemek istiyoruz. Dolayısıyla Dorock XL Venue Fitaş Sahnesi ile zengin bir konser programına, Pinç Pub ile Türkiye’nin ilk Youtube kabaresine ve Arcade Tiger Bowling ile bowlinge ev sahipliği yapıyoruz. Tüm bunlar büyük ölçekli, günübirlik ve turistik noktalar. Fitaş Oda Beyoğlu ise, tüm bu fonksiyonların içerisinde sadece bir tamamlayıcı ürün.

Yenilenen marka kimliğimizle pasajın ticari potansiyelini 24 saate çıkarmayı hedefledik. Buna istinaden de turizm ruhsatıyla günübirlik tesis ve otel ruhsatı altında pasajı şekillendirdik. Bu, aynı zamanda sürdürülebilirliği de destekledi. Mevcut değişken müşteri yapısını ancak bu şekilde misafir edebilir hale geldik. Günümüzde markalar değişiyor, fonksiyonlar değişiyor, müşteri sürekli değişiyor.

Pasaj’a en çok kimler geliyor? Yerli-yabancı dengesi nedir?

İstiklal Caddesi’nde hem yerli hem yabancı misafirler var. Son beş yıldır yerli misafirleri çok göremiyorduk, Taksim’e biraz küsmüşlerdi. Ancak son dönemde tekrar geri geldiklerini görüyoruz. Özellikle Beyoğlu Kültür Yolu Projesi, AKM, İstiklal Caddesi ve Galataport gibi yenilikler bölgeye tekrar yerli misafirleri çekti. Bu akımın devamında yerli içerik üreten Dorock XL markasıyla bir gösteri merkezi yaptık. Bu çok amaçlı salonda yerli yerli yabancı sanatçıları yoğun bir programda misafirlere ulaştırıyoruz. Şehir merkezinde bu tip bir eğlenceyi sunan tek nokta biziz.

Şehrin yerlileri küstürülse de, İstiklal Caddesi doluluğundan taviz vermedi. O boşluğu kimler doldurdu dersiniz?

Son 10 yılda bölgede gelişen halk hareketleri, dediğiniz gibi, Beyoğlu’ndaki sayıları azaltmadı. Tam tersine yabancılar, yerli misafir boşluğunu fazlasıyla doldurdu. Biz şehirde yaşayanlar bunu uzaktan seyrettik. Beyoğlu’nu, bölgede konaklayan otel misafirlerine bıraktık. Otel misafirleri de kendi alışkanlıklarını bölgede uygulamaya kalktı. Örneğin nargile salonları fazlalaştı veya saç ekim merkezleri çoğaldı.

Bunun üzerine Fitaş Pasajı olarak Ortadoğu misafirlerini yeniden tanımladık. Baktığımızda, 26 farklı Ortadoğu ülkesi var ve her birinin beklentileri farklı. Fitaş Pasajı’nın aynı zamanda Balkanlar ve Avrupa’dan da birçok müşteri grubu var. Rusya ve Ukrayna tarafından yoğun talep alıyoruz. Fitaş Oda Beyoğlu’nu ilk başta gösteri merkezindeki sanatçıları ağırlamak üzere konumlandırmıştık. Artı kulislerimiz de var. Onlar da bazı geceler doğan yatı ihtiyacını desteklemek üzere planlanmıştı. Fakat tabii Booking ve Expedia gibi tüm uluslararası ağlara bağlıyız.

Çevredeki otelci dostlarla yaptığımız görüşmelerde de şunu gördük, Rusya-Ukrayna Savaşı sonrasında, bölgede çok ciddi uzun dönem kiralama ihtiyacı doğmuş vaziyette. Yoksa Ortadoğulu müşteri uzun dönemli pek gelmez zaten. Genelde 3 ya da 5 gün konaklama yaparlar.

Fitaş Oda Beyoğlu’na uzun dönemli misafirlerin ilgisi nasıl?

Talep çok tabii. Özellikle 3- 4 aylık talepler geliyor. Otelimizde 4 ayrı oda tipimiz var. Uzun dönemli konaklamalar için mutfaklı odalarımız mevcut misal, apart tarzında. Ama dediğim gibi, bizim ana fonksiyonumuz, günübirlik konaklamalar. Pasajın tamamı yaklaşık 11.300 metrekare. Bunun 1. 000 metrekaresi otel, geri kalanlar ise biraz önce bahsettiğim konser, yeme içme, bowling ve eğlence alanları.

Dorock XL eski bir Beyoğlu markasıydı zaten. Bu noktadan Kadıköy’e geçti. Bir dönem Beşiktaş’a da taşındı ama olmadı. Orayı da severim. Ancak bizim daha çok iş odağımız, Beyoğlu. Burayı daha kozmopolit buluyoruz. Çünkü aynı zamanda turisti de ağırlıyor. Beyoğlu, İstiklal Caddesi ve Fitaş Pasajı’nı bir ilham noktası olarak görüyoruz. Yıllardır da böyle olmuş, pek çok değer buradan doğmuş. Tüm şehri toparlayan bir etkiye sahip.

Dolayısıyla bu güce İstanbullular olarak sıkı sıkıya sarılmalıyız. Kendi markalarımızı oluşturmalıyız. Çünkü yabancı markalar ülkeyi çabuk terk edebiliyor. Oysa Fitaş gibi eski ve köklü markaların Beyoğlu’na kazandırdığı çok önemli değerler var. Dorock XL de bunlardan bir tanesi. Bunlara sıkı sıkıya sarıldığımız zaman misafirler de kendilerini daha güvenli bir ortamda hissedecek. Güven önemli. Günde bir milyon insanın geçtiği İstiklal Caddesi’nden yılda 500 milyon insan geçiş yapıyor. Bu, Türkiye için çok ciddi bir rakam. İstiklal Caddesi, adeta bir havaalanı gibi, dünyanın her yerinden insanın transit geçiş yaptığı bir platform.

Bu yaz için etkinlik planlarınız var mı?

Geçmiş yıllarda !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali gibi birçok festival düzenledik. Bu etkinlikler devam da edecek. Amacımız, İstanbul’da festival kültürünün sürekliliğine katkıda bulunmak. Beyoğlu Belediyesi, bu noktada önemli bir rol oynuyor. Belediyeyle yakın işler yapıyoruz. Örneğin, çevre okulları sinemalarımızda ağırlıyoruz. Belediyenin yardımıyla bowling turnuvaları düzenliyoruz. Büyükşehir de bu işin içerisinde, ana arterleri kendine bağladığı için Kültür A.Ş. ile de projeler yürütüyoruz.

Ancak şunu da söylemeliyim, Beyoğlu, son 6-7 yıldır ne yazık ki festivaller konusunda çok başarılı olamadı. Bu konuda özel sektörün desteğine çok ihtiyaç var. Beyoğlu haricinde büyük alışveriş merkezlerine yapılan yatırımlar sebebiyle pek çok festival başka noktalara kaydı. Fitaş Pasajı’nı ise biz bir kamusal alan olarak konumlandırıyoruz. Aynı şekilde festivaller ve sinemalar da bir kamusal hizmettir. Biz bunu yaşatmaya çalışıyoruz. Beyoğlu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi gibi Kültür ve Turizm Bakanlığı da bu çalışmalarımızı destekliyor.

“İnsanlar gösteri ve eğlenceyi neredeyse unuttu”

Önümüzdeki aylarda yeni Fitaş Pasajı konseptinde müziği, dansı ve gösteriyi daha çok ön plana çıkarmak istiyoruz. Yakın zamanda açıklayacağız. Pinç Pub’ta Swing Dans Okulları’yla üç aydır devam eden bir programınız var. Yaz aylarında terasımızda açık sinema etkinlikleri düzenleyeceğiz. Müzik, dans ve film gösterimlerinin yanı sıra sokak lezzetleri festivali  planlıyoruz. Lezzetseverlere terasımızda midye, kokoreç ve diğer sokak yemeklerini deneyimletmek istiyoruz. İnsanlar gösteri ve eğlenceyi neredeyse unuttu. Amacımız, bütün bunları yeniden hatırlatmak. İçeriğini ise tamamen Dorock XL yönetecek.

“Benim çevre otellerden isteğim…”

Yatırımın önümüzdeki dönem hedeflerine dair neler söylemek istersiniz?

Ben sürdürülebilirliğe çok inanıyorum. Devamını getirebileceğim projeler yapmayı seviyorum. Mesela Dorock XL markasıyla 10 yıllık bir sözleşme yaptık. Çünkü her yaptığımız işe uzun vadeli bakıyoruz. Bu yanıyla festivallerin kalıcılığını ve sürekliliğini önemsiyoruz. En az 10 yıl devam etsin hatta hep devam etsin, hep burada olsun mantığıyla ilerliyoruz.

Çevredeki otelciler ile de iletişimimiz çok iyi. Ben istiyorum ki, çevredeki otelciler Beyoğlu’nda misafiri tutsunlar, başka yerlere göndermesinler. Ama mesela meydandan misafirleri günübirlik olarak başka yerlere gönderiyorlar. Biz istiyoruz ki, gezi rotasının içinde İstiklal Caddesi de olsun, otobüs haritasının içerisinde bulunalım istiyoruz. Yabancı ziyaretçiler burada böyle bir pasaj olduğunu bilsinler, günübirlik gelsinler, pasajı kullansınlar. Mesela içerideki gösterilerde hiç turist yok.

İstanbul turizmi açısından baktığımızda, çok net sinyal veren yerler sınırlı. Sultanahmet örneği size ne sunuyor, çok net değil, karmaşalar var. Müşterinin kendini güvende hissetmesi, ne alacağını, ne kadar zamanda alacağını net bir şekilde bilmesi lazım. İstiklal Caddesi bu güveni uzun yıllardır veriyor zaten. Biz şimdi yerli içerik de üreterek İstanbulluyu tekrar İstiklal Caddesi’ne geri getirmek istiyoruz. Nitekim İstanbul gerek merkezi konumuyla gerekse sahip olduğu değerleriyle tüm dünyaya ilham veren bir şehir. Eğlence turizmiyle de doğu ve batının buluşma noktası olarak öne çıkıyor. Dolayısıyla şehrimizin geleceğini çok parlak görüyorum. İnanıyorum ki, sürekli yeniliklerle de hep yukarıya doğru ivme kazanacak. Elbette bu yeni dünya düzeninde endişelerimiz hep olacak ama umutlarımız da var olacak.

#berentakdemir #akdemirailesi #fitaşpasajı #fitaşsahnesi #dorockxlvenuefitaşsahnesi #taksimfitaş #pasaj #turizm #eğlence #yemeiçme #istiklalcaddesi #beyoğlubelediyesi #röportaj #fitaşodabeyoğlu #PinçPub #SwingDansOkulları #ArcadeTigerBowling

 

 

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir