Fahir Abacı: “Boşuna başka ülkelere gidip paranızı çarçur etmeyin, Hatay’a gelin!”

UNESCO durduk yere dünyanın muhtelif şehirlerine unvan ithaf etmez. Bu isimler yüzyılların biriktirdiği değerlerin sonucu ortaya çıkar. Yaklaşık olarak 2300 yıllık bir geçmişi olan Antakya’da ilk yerleşimin tarihi M.Ö. 8000′e kadar uzanır. Çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmış Hatay ve civarı beraberinde bu medeniyetlerin varlığından kaynaklı kültür birikimlerinden farklı yorumlanamaz.

Bu tarihi zenginliğe atıfta bulunan Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş bir demecinde konuya binaen şunları söylemiştir: “Hac yolunun üzerinde olduğu çok çok önemli bir coğrafyada yaşıyoruz. Dünyadaki 23 medeniyetin 13’ü burada yaşamış, tarihi geçmişimiz, kültürel değerlerimiz, medeniyet birikimimiz var. Burada birçok yemek kültürü birbiriyle barışık yaşamış, çatışmamış, birbirlerinden esinlenmişler. Şu anda meze ve tatlılar hariç 600’ün üzerinde sıcak yemek çeşidine sahip bir coğrafyadan bahsediyoruz. Bunların dünya ile paylaşılmaması ve atıl bırakılması düşünülmezdi.”

Hatay Büyük Şehir Belediye Başkanı’nın (Antakya Belediye Başkanı iken) 2010 yılında başlattığı Hatay ‘Gastronomi Şehri Olsun’ çalışması UNESCO’nun dikkatinden kaçmamış ve UNESCO Hatay’ın Gastronomi Şehri olduğunu ilan etti. (Daha önce de ülkemizden Gaziantep UNESCO tarafından Gastronomi Şehri ilan edilmişti.) Belediye başkanının başlattığı bu çalışma 25 gastronomi şehri ile birlikte Hatay’ın 26. Gastronomi Şehri olduğu kabul edildi. Yani UNESCO diyor ki; “Siz özel bir şehirsiniz, sizin müthiş bir kültürünüz var, müthiş bir medeniyet birikiminiz var, bunların hepsine ben kefilim ve bundan sonraki süreçler içerisinde siz o 26 özel şehirden bir tanesisiniz. Bu haklı gururu sahiplenin, gastronominize sahip çıkın ve sempozyumlar, özel organizasyonlar yapın, bu güzel tarihi geçmişinizle beraber ‘Gastronomi Turizmine’ kapılarını açın. Bunun için mekanlarınızı güzelleştirin, yemeklerin aslına sadık kalın, hijyene çok önem verin, marka kentler arasında yer alın, bunları başararak Hatay’a ekonomik katkı sağlayın.” demek istemektedir.

Gastronomi Turizmi yapanlara Başkan’dan güzel haberleri eklemeden geçmeyelim. Başkanımız diyor ki: ”Burada bir sokağı gastronomi sokağı yapacağız. Ve bu gastronomi sokağında her alanda ihtisaslaşmış lokantalar yapacağız. Bütün lokantalar aynı işi yapsın istemiyoruz. Belli alanlarda belli kişiler belli ürünleri çıkarsınlar, belli yemekleri yapsınlar. Buraya gelen insan kendi zevkine göre o gastronomi sokağından Hatay’ın lezzetlerini tek tek tadabilme şansı bulsun.” Bizde Başkanımız’ın bu açıklamasının takipçisi olacağız ki kısa sürede Hatay’a gelenler bu güzel sokakta yemeklerini yesinler Hatay’ı iyi tanısınlar, mutlu ayrılsınlar isteriz.

Peki şehrimizin mutfak zenginliği nereden geliyor? Çok kültürlü yapısını tarih boyunca korumuş olan şehrimizde aynı ulusa mensup birden fazla dini cemaat bulunmaktadır. En büyük nüfusa sahip Alevi Araplar ve Sünni Türkler’in yanında Alevi Türkler, az da olsa Sünni Araplar, Hristiyan Ortodoks ve Hristiyan Protestan Araplar, Maruni Araplar, Ermeniler, Yahudiler ve diğer küçük topluluklar Hatay’ın çok kültürlü yapısının dinamiklerini oluştururlar. Bu dinamik yapının Hatay mutfağına kattığı güzel yemeklerden bazılarının adlarını yazmadan geçmeyelim.

Sini (tepsi) Kebabı, Kağıt Kebabı, Kabak Borani, Şıhıl Mahşi, Dolma, Tuzlu Yoğurtlu Kabak Dolma, Tencere Kebabı, Aşür Aşı, Oruk (Şam Oruğu), Tepsi Oruğu, Sac Oruğu, Mumbar, Hatay usulü Çiğ Köfte, Katıklı Ekmek, Ispanaklı Katıklı Ekmek, Biberli Ekmek, Kaytaz Böreği, Humus, Babağannuc, Muhammara, Zeytin Salatası, Zahter Salatası, Künefe, Kabak Tatlısı, Müşebbek ya da Züngül veya Halka Tatlısı…

Size bir sır vereyim, Hatay’a hala gitmediyseniz bir eksiğiniz var demektir. Boşuna başka ülkelere gidip paranızı çarçur etmeyin. Sizin ve dostlarınızın bundan sonraki rotası Hatay olsun. Heybenizde çok tatlar ve bilgilerle döneceksiniz, buna kefilim!

Hatay Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fahir Abacı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir