Turizm ruhunda var: İlknur Fidan Kepez

Röportaj: Hatice Ünal Bilen Fotoğraflar: Hakkı Günerkan

Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) seçimlerinden çıkan ilk kadın başkan. Sanitas Travel’în kurucusu, işin mutfağından gelme bir acente emekçisi, üstelik de bir anne! Konumuna hakkını verecek ölçüde dinamik, üretken ve de hizmet sevdalısı! “Şimdi düşünüyorum da, turizm ilk gençlik yıllarımdan beri ruhumda varmış. Oysa babam eczacı olmamı istiyordu. O beni bir eczacı olarak hayal ederken, bense turizm sektöründe çalışmaya şevkle devam ettim. Bir tercih hakkım daha olsa yine turizmi seçerdim” diyen İlknur Fidan Kepez ile turizmde yolculuğunu ve en yeni şapkası SAYD Başkanlığını konuştuk.

İlknur Hanım, turizmci olmaya nasıl karar verdiniz? Öğrencilik yıllarınızdan başlayarak Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği (SAYD) Başkanlığı’na uzanan turizm hikayenizi anlatır mısınız?

Ben Erenköy Kız Lisesi mezunuyum. Okul yıllarımda gezi kolu başkanı olmaya heveslenecek kadar dışa dönük, sosyal ve gezmeyi seven biriydim. Lise son sınıfa geldiğimde bir turizm firmasında rehber yardımcısı olarak tura katıldım. Yine o dönem İstanbul Goethe-Institut’ude Almanca eğitimi aldım. Liseden sonra öğrenimime İstanbul Üniversitesi İktisadi Bilimler Fakültesi Turizm İşletmeciliği Bölümü’nde devam ettim. Hatta o ara üniversite kaydımı dondurup, İngiltere’de bir yıl kadar yabancı dil eğitimi de aldım. Şimdi düşünüyorum da, turizm ilk gençlik yıllarımdan beri ruhumda varmış. Oysa babam eczacı olmamı istiyordu. O beni bir eczacı olarak hayal ederken, bense turizm sektöründe çalışmaya şevkle devam ettim. Ne zaman ki üniversiteden mezun oldum, bavulumu toplayıp, turizmin başkenti Antalya’ya yerleştim.

İlk nerede çalıştınız?

Turizme ilk başlangıcımı SOL Kamelya World’un resepsiyonunda yaptım. Sezonluktu tabii. Doğal olarak ben de yoluma Antalya merkezdeki farklı işletmelerle devam ettim.  2013 yılında emekli oldum, hemen arkasından da kendi seyahat acentem olan Sanitas Travel’i kurdum. Bu kararı verirken, sağlık turizminin ülkemizde gelişeceğini öngörmüş ve o yolda da kendimi geliştirmek istemiştim. Şu an bu düşüncemde ne kadar haklı olduğumu sağlık turizminin bir hükümet politikası olduğunu gördükçe çok daha iyi anlıyorum. Elbette bugün bile Türkiye turizminin çeşitlendirilmeye ve nitelikli turiste olan ihtiyacı baki… Bundan yedi yıl önce kurduğum acentemle sağlık turizmine yönelik alt yapı ve donanımımı sağlayarak çalışmalarımı sürdürmekteyim. Devletimizin öngördüğü belgelendirmeleri aldım, dönemsel olarak çalıştaylara da katılıyorum.

Kendini sosyal, dışa dönük ve titiz bir iş insanı olarak tarif eden İlknur Fidan Kepez, sıkı bir iş takipçisi de! Sorumluluğunu aldığı her işin A’dan Z’ye takipçisi ve denetçisi olduğunu anlatan Kepez için tamamlamak kadar tamamlanmak da önemli bir detay. Bu yolda her türlü iş birliği ve çalışmaya açık olduğunu içtenlikle dile getiren deneyimli turizmci için iş yaşamı gibi aile hayatı da paha biçilmez bir değere sahip. Yaşamında iş insanı olmak gibi anneliği de çok sevdiğini söyleyen Kepez, aile bağlarındaki hassasiyetin çalışma hayatındaki ekip ruhunu beslendiğini ve geliştirdiğini söylüyor.

 Çok yakın bir zaman önce Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği Başkanlığınız duyuruldu. Sizi SAYD’ın ilk kadın başkanı olarak biliyoruz. Bir turizm emekçisi olarak bu görev size neler hissettiriyor?

İlk olarak bugüne kadar derneğimize katkıda bulunan tüm başkan ve yöneticilerimize teşekkür ediyorum. Bu görevi aldığım için mutluyum, gururluyum tabii. Uzun yıllar emek verdiğim sektör tarafından değer görerek bu pozisyona layık görülmek memnuniyet verici. Ben de görevimi hakkıyla yerine getirmek için elimden gelen gayreti göstereceğim. SAYD için hedeflerimiz büyük. Öncelikli olarak, Türkiye genelinde ve yurt dışındaki temsilcilik ağımızı arttırmak ve yaygınlaştırmak istiyoruz. Şu anda İzmir, İstanbul, Ankara, Gaziantep ve Almanya’da temsilciliklerimiz var. Yurt dışında İngiltere başta olmak üzere diğer Avrupa ülkelerinde de ağımızı genişletmek istiyoruz.

Vizyonunda kurumsallaşarak markalaşmak var

Kurumsallaşmak ve markalaşmak da bu dönemde atacağımız önemli adımlardan olacak. Ben kişisel olarak da kurumsallaşmanın değerine inanan biriyim. Kurumsallaştığınız oranda markasınız çünkü. Kendi acentemi de bir dünya markası yapmak istiyorum. Bu konuda da bilgi ve tecrübelerimi ulusal ve uluslararası çalıştaylara katılmak suretiyle geliştirmeye çalışıyorum. SAYD içinde bu çalışmalarım sürecek. Derneğimiz zaten mevcutta kurumsal bir kimliğe sahip. Bunun ötesinde 2020 hedeflerimize Batı Akdeniz İş İnsanları Federasyonu üyeliğini de koyduk. Genel kurula gerekli başvurularımızı yaptık. Bu ay içinde sonuçları belli olacak. Federasyona üye olabilirsek, bu hem bize bağlı acentelerin kurumsallaşmaları ve markalaşmaları hem de ticari iş birliklerinin kurulması adına önemli bir basamak teşkil edecek. Tüm bunlarla birlikte derneğimizin üye sayısını arttırmak ve mevcut üyelerimize yönelik çalıştaylar düzenlemek de planlamalarımız arasında yer alıyor,

Derneğin şu anki üye sayısı nedir? Yıl içinde bu sayıyı ne oranda arttırmak istiyorsunuz?

Şu an 73 üyemiz var. Bu rakamı yılsonu itibari ile 100’e çıkarmak istiyoruz. Ancak dernek olarak çok hızlı bir şekilde büyümek istemediğimizin de altını çizmek isterim. Çünkü bu büyümede nicelikten çok niteliğe önem veriyoruz. Üyelerimize fayda sağlayacak, yapılanmaya değer katacak oluşumlar içinde yer almak önceliğimiz. SAYD olarak, turizmin tüm paydaşları ile etkileşime geçip, daha iyi yönetilebilir, net bir politikası olan bir turizm sektörünün sağlanmasına hizmet etmek en önemli amacımız.

Sizin dışınızda dernekteki kadın üye sayısı nedir? Bu sayıyı arttırmaya yönelik bir tasarrufunuz olacak mı?

Derneğimize üye kadın sayısı 12. Bunu yıl içinde en az yüzde 50 oranında arttırmak istiyoruz. Hatta bu sayı şimdiden yükselmeye başladı bile. TÜRSAB’ın kadın üyelerini ve seyahat acentesi üst düzey yönetici kadınlarımızı da derneğimize davet ediyoruz. Onların da bu anlamda bize destek olacağına inanıyorum. Şayet başarılı olabilir isek, üye sayımızı ciddi oranda yükselteceğimizi düşünüyorum.

“Keşke TÜRSAB’ın hepsi kadın olsa”

Buna paralel olarak sormak isterim, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), yoğun seçim maratonunu Firuz Bağlıkaya’nın ikinci dönem başkanlığı ile sonuçlandırdı. Hatta vaad edilen bu değişim hareketinin içinde kadın üye sayısı da arttı. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Başkan Firuz Bağlıkaya’nın ilk döneminde yönetim kurulundaki kadın sayısı ikiydi. Bildiğim kadarıyla şu an altı oldu. Keşke hepsi kadın olsa… Çünkü kadının olduğu yerde düzen vardır, nezaket vardır. Kadınlar daha titiz ve detaycı oldukları için daha çalışkan ve olurlar.. Türk kadınının Atatürk’ün gösterdiği hedefler doğrultusunda her alanda olması gerekiyor tabii. Özellikle de ülkemizin dışa açılan yüzü olarak turizmin hem yönetim hem de proje ve fikir aşamalarında kadının varlığını önemsiyor, SAYD olarak da bu fikri benimsiyoruz. Zaten benim başkanlığım da bu fikrin ne kadar önemsediğinin açık bir kanıtı, öyle değil mi?

TÜRSAB ile ilişkileriniz nasıl? SAYD olarak, yeni dönemden ve yönetimden beklentileriniz, talepleriniz var mı?

Şu ana kadar TÜRSAB ile ilişkilerimiz oldukça iyi gitti. Hatta üç üyemizi TÜRSAB Yönetim Kurulu’na göndermiş bulunmaktayız. Geçen dönem Sayın Nezih Hacıalioğlu’ydu. Bu yeni yönetime de Sayın Hamit Kuk ve Sayın Öznur Köse dahil oldular. TÜRSAB ile fikir ve projelerimizi çok rahat bir zeminde paylaşıp, turizm sektörüne fayda sağlayacak çalışmalar yapıyoruz. Tabii 2020 yılına geldiğimizde, seyahat acentelerinin halen çözüm bekleyen birtakım sorunları da yok değil. Bunlardan en önemlisi, 1618 Sayılı Yasa. Kanun taslağı günümüz koşullarında çok yeterli olmamakla beraber SAYD olarak temennimiz, en kısa zamanda yeni haliyle Meclis’ten geçmesi.

Bakanlıkla iletişiminiz nasıl? Yine çok kısa bir süre önce basına bir bildirge yayınlayarak Lütfi Kırdar’da Bakanlık nezdinde gerçekleşen toplantıyla ilgili görüşlerinizi bildirdiniz. Bu yeni yasayla ilgili bir istişare toplantısıydı. Dernek olarak yeni Seyahat Acentaları Yasası’ndan beklentileriniz neler? Derneğiniz bu anlamda nasıl bir pozisyon alacak?

Biz SAYD olarak 2013 yılında bir çalıştay yapmıştık. İlgili dönemde Kültür ve Turizm Bakanımıza, TÜRSAB Başkanına ve çeşitli kuruluşlara acentelerin sorunlarını tespit etmek suretiyle çözüm önerilerimizi sunmuştuk. İlgili yasa çıkarsa, umuyoruz, önümüzdeki yıllarda seyahat acenteleri biraz daha rahatlayacak. 3.Turizm Şurası’nda komisyonlara sunduğumuz; ‘Türk Sermayeli Turizm Şirketlerinin Desteklenmesi’, ‘Turizm Piyasaları Düzenleme ve Denetleme Kurulu’, ‘Kaçak Acentecilik Faaliyetler ve Sorunları’ isimli tebliğler Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Şura resmî web sayfasında da yayınlandı Yasanın değişmesinde tarafız. SAYD olarak bütün seyahat acentelerimizin sorunlarına çözüm getirecek yeni yasanın tarafındayız.

 “Oldum olası insan ilişkilerini ve yeni yerler tanımayı sevdim. Hiç unutmam, 1999 senesinde Azerbaycan’da bir yıl çalışmıştım. Mesleki kariyerimin en büyük pişmanlıklarından biri de, oradan Rusça öğrenmeden dönmem olmuştur. Şahsım adına ne büyük talihsizlikti ki, ülkeme döndükten sonra Rus pazarında önemli bir artış olmuştu. Ama başıma ne gelirse gelsin, mesleğimi hep çok sevdim. Bir tercih hakkım daha olsa, yine turizmci seçerdim.”

 Peki son dönemde Bakanlık ve TÜRSAB arasında yaşanan gerilimi siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

TÜRSAB, Bakanlığa bağlı bir kuruluştur. Dolayısıyla Bakanlık ile TÜRSAB arasında bir problem yoktur. Sadece Bakanımız ile TÜRSAB Başkanı arasında ufak sürtüşmeler olmuş anladığımız kadarıyla. Ama kendileri eski arkadaş oldukları için ortak bir yol bulup tekrar eski dostluklarına devam edeceklerdir. Fakat bu iki kişinin arasındaki sorunun, sektörü etkilememesine de asgari oranda dikkat edilmesi gerektiği görüşündeyim.

Son olarak turizmde şu an nasıl bir hava esiyor dersiniz? 2019 yılı değerlendirmesiyle birlikte yeni sezona ilişkin tespit ve öngörülerinizi paylaşabilir misiniz?

2019 yılı turizm sektörü tarafında iyi geçti. Beklentimiz, bu yılın da aynı şekilde geçmesi. Avrupa pazarında yüzde 15, Rusya pazarında da yüzde 20’lik bir büyüme hedefliyoruz. Tabii bu noktada ülkemize nitelikli turist kazandırarak, turizm gelirlerimizi arttırmak önemli bence.

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir