Yüksel Türemez: Yakında turisti gezdirecek yer kalmayacak… Restoran gezdireceğiz gibi görünüyor…

Haber: Hatice Ünal Bilen

TÜRSAB Gastronomi Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu TÜRSAB İstanbul Boğaziçi Bölge Temsili Kurulu Başkanı Yüksel Türemez  oldu. TÜRSAB Gastronomi Turizmi İhtisas Başkanı Ömer Kartın moderatörlüğünde iki haftada bir düzenlenen sohbette pandemi döneminde dünya gastronomisindeki güncel trendlerin yanı sıra Türkiye ve dünya turizmindeki ilerleyişin son durumu mercek altına alındı.

Yüksel Türemez: “Bu öyle bir şey ki, öngörüsü de yok, ilacı da yok”

Pandemi gölgesinde gastronomi dünyasının Türkiye ve dünyadaki resminin detaylı olarak çekildiği Gastronomi Sohbetleri buluşmasında konuşan TÜRSAB İstanbul Boğaziçi Bölge Temsili Kurulu Başkanı Yüksel Türemez, turizm sektörü olarak zorlu bir dönemden geçtiklerini aktararak, “Pandeminin en büyük özelliği, sadece Türkiye’yi değil, tüm dünyayı etkilemesi. Çözümü de kolay değil tabii. Ne ekonomik bir çözümü ne de tıbben tescillenmiş bir ilacı yok. Bu öyle bir şey ki, öngörüsü de yok. İnşallah 2020’de pandemi defterini kapatarak yolumuza kaldığımız yerden devam ederiz. Ancak salgın, önümüzdeki yılın ilk altı ayına kadar sürecek gibi görünüyor. Bu şekilde pandemiyle yaşamaya devam edeceğiz.” dedi.

Türemez konuşmasına “Bizim TÜRSAB olarak bölgemiz çok geniş. Hepimiz bu sektörün birer parçasıyız. Pandemi sadece biz acenteleri değil, bütün sektörleri etkiledi. Bu dönemde sadece acentelerimizi değil, yeme içme mekanlarını da ziyaret ettik. Bir Beyoğlu gezimizde Şampiyon Kokoreç ve Zencefil gibi çok sevdiğimiz mekanların kapandığına şahit olduk ve çok üzüldük. Benim bölgemin mecbur yapması gereken, 75 kişilik acente 60’ını çıkarıyor. Bu küçülme demek. İstihdam, ekonomi açısından önemli bir sorun. Dünyada yaklaşık 130 milyon kişinin turizmden işsiz kalacağı görülüyor. Karşımızda çok büyük bir sorun var. Tek bizim sorunumuz değil ama.” sözleriyle devam etti.

“Sigorta garantisi önemli”

Bu dönemde sigorta güvencesinin iç ve dış pazardaki önemine değinen Türemez, “Sağlık teminatları genişletilmiş seyahat sigortaları hem iç hem dış pazar için önemli. Bu sayede turist sayısını da arttımış olacağız. Türkiye olarak gelen ziyaretçiler zaten sigorta ile koruma altında ama poliçeye pandemi teminatının da dahil edilmesi gerekiyor. Bu noktada vaka sayısında rakamsal olarak şeffaf bir görüntü vermek önemli. Çünkü ne kadar çok şeffaf olunursa o kadar hızlı çözüm olur . Ülkemizde sigorta zaten yapılıyor.” dedi. Yeni trendler arasında pandemiden sonra yeni hastalıkların olacağına ilişkin duyumlarını paylaşan Türemez, “İç turizmde de bunu yapmalıyız. Bu sadece yabancı ziyaretçiler için geçerli değil. Turizmin sürdürülebilirliği açısından hijyen sertifikasyonları çok önemli. Turisti sigortalar, tedavi eder ve ülkesine geri gönderir isek bu ülkemiz turizmi ve ekonomisine de olumlu yansır. Türkiye olarak hem sağlık çalışanları hem de sağlık alt yapısı olarak fazlasıyla sahibiz. Güzel günler bizim diyorum.” dedi.“Bloggerlerin yerini aplikasyonlar alacak”

Pandemi etkisinde turizm sektörünün geleceğine ilişkin öngörülerini paylaşarak sözlerini sürdüren Türemez, “Artık dijital bir dünyadayız. Pandemi sonrasında özellikle yapay zekayla çalışacak bir döneme gireceğiz, şimdi bile kullanıyoruz. Teknoloji ve dijital dönüşüm  gelecekte turizmin her bir dalını etkileyebilecek bir alan. Bizim de İstanbul genelinde bir aplikasyon çalışmamız olacak, güzel bir çalışma olacağını düşünüyorum. Bir dönem bloggerler dönemiydi. Yakın gelecekte bloggerlerden aplikasyonlara hızlı bir geçişin sağlanacağı bir döneme gireceğiz.” dedi.

“Herkes evde, akademi de evde…”

Ömer Kartın’ın, akademik dünyanın pandemiyi algılama şekline ilişkin sorusuna cevaben sözlerini sürdüren Türemez, “Akademi için de çok zor bir süreç. Uzaktan eğitim hazırlıyorlar şu anda. Yüz yüze eğitim zorlaştığı için üniversiteler önümüzdeki dönem için online eğitim programı hazırlayacaklar. Bir yandan da çalışma da var tabii. Ama neresinden baksanız eksiklikler var. Sadece bizim ülkemizde de değil, dünyada böyle. Genelde tıbbi anlamda eksiklik var. Bu konuda yol gösterici olan, öngörü ve istatistikler olacak. Bu rakamları da toparlayacaklardır.” dedi. Bu paralelde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bir çalışma içinde olduğunu anımsatan Türemez “ İki gündür İBB’de bir çalışma var, İstanbul özelinde istatistiksel bir çalışma bu. Bu noktada rakamları ortaya koyarsak önemli bir çalışma olacak. Ama tabii herkes evde, akademi de evde.” diye konuştu.

“İnovasyona açık insanları sektöre iyi tanıtmak gerek”

Gastronomide inovasyonun öneminden bahseden Türemez, “Gastronomi Turizmi Derneği (GTD) olarak yakın bir zamanda Trabzon’da gastronomi anlamında bir inceleme gezisi yaptık. Orada çok değerli bir iş adamı ile tanıştık. Kendisi işletmesinde kavurma ve yerel peynirleri kullanarak pizza yapıyor. Bu tarz inovasyona açık insanları da sektöre tanıtmak gerektiğini düşünüyorum. Trabzon dediğinizde Akçaabat köftesi markalaşmış ama balığı da iyi bir şef sunumu ile size sunabiliyorlar. Orada yine köfte, balık ve pizzanın değişik yerli versiyonlarını tattık. Güzel bir inceleme gezisi oldu. Onların da pandemiden kaynaklı kötü bir dönemden geçtiğini görüyoruz. Birçoğu için bir fırsat da olacak bir dönem. Ayakta kalabilmek için kendimiz yeni modeller oluşturmamız gerekiyor, giderleri düşürmek önemli. Sadece 6-9 ay uyuma süreci gibi düşünebiliriz. Bunu bir dinlenme olarak değerlendirebilirler. Araştırma yapabilirler. Hata bizim GastroAkademi ve TÜRSAB’ta bu araştırmaları toplayabiliriz. İnsanlar şu anda dünyada turizme aç aslında. Öncelikle sağlığımızı korumamız lazım. Pandemiden sonra ülkemize yoğun ziyaretçi akınının olacağını düşünüyorum.” dedi.

“Yakında turistleri restoranlarda gezdireceğiz”

Kariye Müzesi’nin ibade açılmasına ilişkin görüşlerini de paylaşan Türemez, “Ben de Kariye’nin müze olarak kalmasını isteyenlerdenim. Yakında turistleri gezdirecek yer kalmayacak, restoranları gezdireceğiz gibi görünüyor. İnce bir espri olsun bu.” dedi. Ömer Kartın ise, Türemez’in bu sözlerine karşılık turizmde ürün ve kaynak çeşitliliğinin önemine dikkat çekerek, bu konuda bir denge kurulacağına inandığını söyledi. Bu dönemde otel ve restoranlarda hijyenin önemine dikkat çekerek sözlerine devam eden Türemez, sağlıklı yiyecek ve güvenli ürünün öneminden bahsederek,  GastroAkademi olarak bu konuda önemli çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Türemez, “GTD olarak Yoğurt Konferansı, ekmek workshopu ve Şirince zeytinyağı hasadı planlıyoruz. Tabii ki zor bir dönem. Beklenenden daha az sayıda insanla olacak belki. Eylül ayı içinde gerçekleştireceğiz. TÜRSAB İhtisas Başkanlıkları atandı ve herkesin bu çalışmalara katılmasını istiyorum. Dünyadaki trendleri kendi komitelerinde görme şansını elde edecekler bu sayede ve bu komitelere girerek çalışmalar yapmaları onları rahatlatacaktır.” dedi.

Türemez sözlerini şöyle tamamladı: “Bizim de zaman zaman  inceleme gezilerimiz oluyor. En son Kuşadası’na yaptık. Konakladığımız otelde her türlü pandemi tedbirinin alındığını gördük mesela. Bazı bölgelerimizde turizm hareketi başladı. Bu pandemi çok önemli, ülkelerin kendilerini kapattığı bir dönem. Mükemmel  bir coğrafyada yaşıyoruz. Her biri ayrı bir turizm markası baktığımız zaman. Belki bir otomobil markamız yok ama  İstanbul başlı başına markalaşmış bir destinasyon.  Antalya, Türkiye’nin rivierası. Sizin başında olduğunuz Gastronomi Treni, mükemmel bir proje. Beni çok mutlu eden bir proje. Ülkemizde her şey var.”

#türsabgastronomisohbetleri #gastronomi #gastronomiturismi 3türkiyesayahatacantalarıbilriği #türsab #turizm

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir