Doğanın karı, Türkiye’nin turizmdeki kârı olacak!

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Turizm Fakültesinin ev sahipliğinde düzenlenen 14. Ulusal Turizm Kongresi’ndeki tartışmalar doğanın karının Türkiye’nin kârı olacağını ortaya koydu.

Kongrede kış turizmi konulu oturumda konuşan İstanbul Üniversitesi’nden aynı zamanda TUYED üyesi olan Osman Cenk Demiroğlu, 2010 yılının kayıtlara en sıcak yaz olarak geçtiğini hatırlatarak “2010’da uzak geleceğin senaryosu olarak gösterilen 4 derece ısınma senaryosuna benzer sonuçlar tecrübe edildi. Hava ısınmasındaki bu türde bir anormalliğin tekrar etmesi Kartepe, Elmadağ, Davraz ve Saklıkent’te sorunlara yol açabilir. Ancak, Uludağ, Kartalkaya, Ilgaz, Zigana, Palandöken ve Erciyes’in önümüzdeki yıllarda küresel ısınmaya karşı dayanıklı olacağı anlaşılmıştır” dedi.

Demiroğlu, küresel iklim değişikliğinin dünya 78 ülkede 30 kayak merkezi üzerindeki etkileri araştırdıklarını söyledikten sonra şu bilgileri verdi: “Dünyada kayak merkezlerinin kar güvenirliliğini ölçmek için 100 gün kuralı uygulanıyor. Doğru hüküm vermek için 10 yıllık verilere ihtiyaç var. 2000 yılındaki 1 derecelik ısınmada kar merkezleri zarar görmedi. Sonraki yıllarda yaşanan 2 derecelik ısınma Kartepe, Elmadağ, Davraz ve Saklıkent’te sorunlar yaşanabileceğini gösterdi. Son yılların en sıcak yazı olarak kayıtlara geçen 2010 yılında uzak geleceğin senaryosu olarak gösterilen 4 derece ısınma senaryosuna benzer sonuçlar tecrübe edildi. Hava ısınmasındaki bu türde bir anormalliğin tekrar etmesi hassa olarak kabul edilen bu kayak merkezlerini strese sokabilir. Diğer kayak merkezleri ise bu soruna karşı dayanıklı bir portre çiziyor.”

“Geleceğe ışık tuttuk”

Kongrede 136 bildiri sunulduğunu, bunlardan 86’sının 100 bilim kurulu üyesinin değerlendirmesi sonucu kabul edildiğini belirten ERÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, “Dinamik olmayan ve değişime kapalı olan her şey bir gün kaybetmek durumunda. Türkiye, klişeleşmiş turizm kültüründen, verimi ve karı düşük turizm anlayışından vazgeçmek zorundadır. Fakülte olarak modern bina yapmakla yetinmedik, geleğe ışık tutmak amacıyla birbirinden değerli bilim insanlarını davet edip görüşlerinden yararlandık” dedi.

Kış turizmi oturumunun konuşmacılarından Kayseri Erciyes A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Cahit Cıngı, ATC’ye (Austrian Tourism Consultants) yaptırılan master plan kapsamında 5 bine yakın yeni iş imkânı 5 bin yeni yatak kapasitesi oluşturulacağını, Kayseri’nin ekonomisine de 100 Avro doğrudan 100 milyon Avro dolaylı gelir elde edileceğini belirtti.

Arel Üniversitesi’nden Yardımcı Doç. Dr. Aslı Albayrak kış turizmine ağırlıklı olarak 38-47 yaş grubuna mensup turistlerin katıldığını belirterek, “Bunlar farklı bir ortamda kendileri için yeni ve değişik faaliyetlere katılabilmek amacıyla kış turizmine katılıyor. Çeşitli broşür ve kitapçıklar hazırlanarak bu talebin karşılanması gerekir” diye konuştu. Balıkesir Üniversitesi’nden Seydi Ahmet Çetin, kış turizminin kırsal turizmin bir alt çeşidi olduğuna dikkat çekerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Nasıl kum-güneş-deniz üçlüsünde bir yaz turizmi geliştiyse, şimdi kış turizmi, av turizmi ve dağ turizmi alanlarında da üçlü bir kombinasyon oluşturulmalı. Bu alanlarda ekonomik katkının yanı sıra, doğalı, doğayı koruyan girişimler özendirilip teşvik edilmeli.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir