Alaeddin Babaoğlu: “Sürdürülebilirliğin Yol Haritası”nı çıkardı

Amplio Emlak Yatırım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Alaeddin Babaoğlu, yatırımcılar ve profesyoneller ile bir araya geldiği etkinlikte başta turizm alanında olmak üzere “Sürdürülebilirliğin Yol Haritası”nı çıkardı.

Bu yıl 3.’sü düzenlenen uluslararası Hotel Expansion Summit’in gündem maddesi “Yarının Otelleri” oldu. Gelecek düşünülerek inşa edilen turizm yatırımlarının değerlendirildiği etkinlikte, dünyanın ‘LEED Gold’ sertifikalı ve en çevreci 15 otelinden biri olan Hilton Garden Inn İstanbul Golden Horn’u inşa eden Alaeddin Babaoğlu da yatırımcılara yeşil binalar konusunda tavsiyelerde bulundu. Babaoğlu, enerji fiyatlarına değinerek, yatırımcıların geleceği de göz önünde bulundurmalarını, tabi kaynaklardan sonuna kadar faydalanmalarını önerdi.

ALAEDDİN BABAOĞLU: TABİ KAYNAKLAR DEĞERLENDİRİLMELİ

Turizm alanlarının en büyük gider kalemlerinden olan enerjiyi çok daha tasarruflu kullanmanın mümkün olduğunu belirten Babaoğlu, “enerjide tasarruf etmenin yolları bina yapılmadan önce planlanmalı” dedi. Tasarruf rakamlarının azımsanmayacak derecelerde olabildiğine değinen Babaoğlu, Türkiye’deki ilk projeleri olan Hilton Garden Inn’de 1 yılda elektrikte %27.3, suda %40, doğalgazda ise %36 oranında tasarruf ettiklerini söyledi. Konuşmasında tabi kaynakların önemini vurgulayan Babaoğlu, yatırımcılara bu tasarruf oranlarını kar oranı gibi düşünebilirsiniz dedi.

ESKİ BİNALAR DA YEŞİL OLABİLİR

Yeşil binaların yapılaşmayı kaliteli hale getireceğinin altını çizen Babaoğlu, eski yapılarda da dış cephe yenileme, otomasyon sistemleri, güneş panelleri gibi çalışmaların yapılması sonrası %20’ye varan tasarruflar yapılabileceğini aktardı. Babaoğlu, enerji maliyetlerinin yurtdışında uygun olduğu halde, bu tür yatırımların daha fazla görüldüğünü olduğunu aktarırken, ülkemizde bu projelerin yapılmasının önemini vurguladı.

TOPRAK ALTINDAN DOĞAL ISINMA YÖNTEMLERİ

Gelecek dönemde gerçekleştirecekleri projelerde tabi kaynaklardan daha fazla yararlanacaklarını belirten Babaoğlu, “toprağın altına ısı pompaları yerleştirerek, yerin altındaki stabil dereceyi değerlendireceğiz. Bizim yaptığımız ölçümlere göre İstanbul’da toprağın altındaki sıcaklık 17 derece. Bu sayede kışın 5-6 derecelerdeki suyu 17 dereceye çıkararak ısıtmış, yaz aylarında 25-26 derecelerdeki suyu yine 17 dereceye düşürerek soğutmuş olacağız. Bu su, ısıtma ve soğutma sistemlerinde, ev içindeki su ihtiyaçlarında kullanılabilecek. Hatta içme suyu olarak da kullanılabilmesi adına çalışmalar yapıyoruz” dedi. Konuşmasında doğadan alınanı olabildiğince doğa ile paylaşmak gerektiğini belirten Alaeddin Babaoğlu, doğayı korurken aynı zamanda tasarruf etmek gibi bir avantajımızın da olduğunu vurguladı.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir