İstanbul Yemek Sanayicileri Derneği ( İYSAD ) Başkanı Sadık Çelik halkı hileli gıdalara karşı uyararak, açıklamalarda bulundu:
% 100 dana eti kullandıklarını etiketlerinde yazan bazı firmaların ürünlerinden kanatlı eti çıktığı, halkın güvenilir olarak bildiği markaların ürettiği sosiste, sucukta yabancı doku ve iç organ bulunduğu, restoranlarda pişen yemeklerde ise tek tırnaklı etlerin kullanıldığı Tarım Bakanlığı tarafından yapılan analizlerle tespit ve teşhir edilmiştir.
İnsan hayatını açık açık tehdit eden bu sağlık terörünün önüne geçilebilmesi için tüketicinin bilinçli davranması, yasal hakkını kullanması gerekli. 5996 sayılı gıda yasası bu tür hilelere ve tağşiş yapan firma ve markalara ciddi ceza ve yaptırımlar getirmektedir.
BİR DE TOPLU KANDIRMACA VAR!
Aynı durum toplu yemek sektörü içinde geçerli. Toplu yemek tüketilen iş yerlerine güya dana etli köfte, döner geliyor. Bunun % 70-80’ini tavuk-hindi eti oluşturuyor. Dana eti ismi altında sahtecilik yapılarak mekanik, yani mdm kıyma, soya eti, tavuk-hindi eti karıştırılan yiyecekler tüketiciye sunuluyor. Tüketici de 4 çeşit yemeği 3.50-4.50 TL gibi bir rakama almış olmanın mutluluğunu yaşıyor. Milyonlarca insan dana etli köfte yediğini zannederken aslında kanatlı, mdm ve soya karışımı yiyor.
Şirketler Ekonomik Tasarrufunu Sağlık Üzerinden Yapmamalı !
Aslında hileli gıdaların asıl üreticisi maalesef ki tüketicinin kendisidir. Tüketici almasa sahtekar üreticiler satamaz. Oysa ki beslenme direkt sağlığımız ile ilgili bir ihtiyaçtır. Sağlığımız ise hayat kalitemizi belirler. Yani gıda sağlıktır, sağlık ise hayattır. Bu bağlantı bu kadar kesin ve netir. O halde biz nasıl olur da hileli ucuz gıdaları tercih ederek ekonomik tasarrufumuzu hayatımız üzerinden yaparız. Kim bunu bilinçli olarak, düşünerek yapar ki ? Elbette ki kimse. Zaten temel sorunumuz yeterince düşünmemek. Üzerinde düşünmediğimiz için bilmiyoruz.
Düşünün, Hile Yoksa 4 çeşit Yemeğin Fiyatı Nasıl 4 TL Olabilir ?
Ortalama kemiksiz dana etinin kilosunun 20-25 TL çıplak maliyeti varken 100-150 gr’lık dönerin porsiyonunun ve yanında 3 çeşit yemeğin 3.50-4.50 TL’ye verilmesi nasıl mümkün olabilir ? Bu fiyatlara hilesiz, katkısız dana etinden köfte, dana etinden döner, dana etinden dolma ve diğer etli yemekler nasıl yapılabilir ?Bunun mümkün olabilmesinin tek yolu hileden ve aldatmacadan geçer. Kaliteli, sağlıklı, hilesiz 4 çeşit yemeğin fiyatı 8 TL’den az olamaz.
Atalarımız Yüzyıllar Önce Bu İşi Tecrübe Etmiş
“Ucuz Etin Yahnisi Yenmez “
Gıda direkt sağlığımızı ilgilendiren bir üründür. Bu nedenle sağlığın pazarlığı da tasarrufu da olmaz. Kaliteli ve sağlıklı bir gıda ürünün bu kaliteyi sağlayabilmesi için belli bir ortalama maliyeti vardır. Bu maliyetin altına inmek demek kaliteyi düşürmek demektir. Kaliteyi ise toplam kalite olarak görmek gerekir. Yani tarladan çatala kadar olan tüm süreç. Hijyeni sağlanmamış personel, sterilize edilmemiş üretim ortamı ve üretim malzemeleri nedeni ile birçok bakteri ve virüs vücudumuza saldırıyor. Bu esnada bağışıklığımız zayıf ise birçok hastalığa kapı açıyoruz.Karbonhidratlı, bol doymuş yağlı yemekler ve açlık hissimizi daha da artıran mısır şuruplu içecek ve tatlılarla obeziteden ve kalp-damar hastalıklarına varan ciddi sağlık problemlerine yakalanıyoruz. Son kullanım tarihi geçmiş ürünler nedeniyle yaşanan zehirlenmeler nedeni ile can kayıpları bile yaşanabiliyor.
İnsan sağlığını ve insan canını hiçe sayan bu düzenbazları bir an önce sistemden ayıklamalıyız.Sağlık aldatmacalarına karnımız tok olmalı !
