Acente temsilcileri KÇÖ’nün bitişini nasıl yorumladı?

Haber: Hatice Ünal Bilen

Kısa Çalışma Ödeneği, 31 Mart tarihi itibari ile sona erdi. Turizm sektörünün işvereninden çalışanına çokça tartıştığı, yıl sonuna kadar uzatılması yönünde taleplerini birbiri ardına dile getirdiği KÇÖ sonrası turizm, yeme içme sektörünü neler bekliyor? Bir yıldır devam eden KÇÖ’den çıkılmasının sektöre yansımaları ne olacak?

Bu haberimizde… 

Ali Bilir: “Hem turizm emekçilerini kaybedeceğiz hem yurt dışı tanıtımlarımız öksüz kalacak”

KÇÖ’nün sona ermesinin turizm emekçilerinin farklı sektörlere kaymasına sebep olacağını, nitelikli eleman kaybıyla birlikte Türkiye’nin yurt dışı tanıtımlarda da öksüz kalacağını ifade eden TÜRSAB – Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Başkan Yardımcısı Ali Bilir, sadece işletmeler için değil, nitelikli turizm emekçileri için de konunun dikkate alınması çağrısında bulundu.

Ali Bilir şunları söyledi:

“Yaklaşık bir yıldan beri devam eden KÇÖ bugün (31 Mart) itibariyle son bulmuş durumda. Bununla birlikte yaklaşık bir buçuk aylık işsizlik ödeneği söz konusu. Fakat bu sektör için, sektördeki nitelikli eleman istihdamının sürekliliği için yeterli değil. KÇÖ ile işletmeler nitelikli elemanlarını elinde tutmak için gayret gösterdi. Bunu da büyük bir çabayla yaptıklarını söyleyebilirim. Fakat yarından itibaren nitelikli eleman vasfıyla sektöre önemli katma değer sunan o kişilerin başka işlere yönelmelerini sebep olacak. Dolayısıyla evine ekmek götürmekte zorluk çekecekler. Önceden KÇÖ sayesinde ücretlerinin önemli bir kısmını alabiliyorlardı Ama artık bugünden sonra bu mümkün olmayacak.

Uzun yıllardan beri turizmde faaliyet gösteren sektör paydaşları başta seyahat acenteleri işletmelerinin sahipleri olmak üzere, yabancı dil bilen, nitelikli eleman olarak değerlendirdiğimiz turizm sektörü emekçileri maalesef başka sektörlere kayacak. Bununla birlikte Türkiye yurt dışı tanıtımlarında öksüz kalacak. Bu insanlar şimdiye kadar ne yapıyordu? Ülke ülke, şehir şehir ellerinde ülkemizin tanıtım materyalleriyle   fuarlarda dolaşıyorlardı. Yurt dışında ülkemizin önemli turizm destinasyonlarını tanıtıp önemli bağlantılarla çokça ziyaretçi gelmesini sağlıyorlardı. Pandeminin sona ermesiyle birlikte uçuşlar, seyahatler yeniden başlayacak. Diğer ülkelerdeki turizm emekçileri yollara düşecek ama bizim ülkemizde eskiden olduğu kadar yollara düşen kişi sayısı yok olacak, azalacak. Ülkemizi kim tanıtacak? Türkiye Turizm Tanıtım Ajansı tek başına yeterli olmayacak. Çünkü insanların dokunmadığı, yüzyüze- gözgöze, karşılıklı bir araya gelmediği tanıtımlar bir yerde eksik tanıtımlar. İnsan faktörü çok önemli. Dolayısıyla turizm sektörü için, seyahat acenteleri için, turizm paydaşlarımıza çalışan personeller için kısa çalışma ödeneğinin uzatılması şarttır ve elzemdir!

Bakın tüm sektörler için söylemiyorum, sadece turizm sektörü için söylüyorum. Çünkü hemen hemen turizm sektörü dışındaki bütün sektörlerde bir şekilde istihdam ve iş olanakları var. Ama şu anda hiç iş yapamayan sektör, turizmdir. Ben başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, Kültür ve Turizm Turizm Bakanımıza, bütün bakanlarımıza, bürokratlarımıza da sesleniyorum: Bir işveren olarak, TÜRSAB Başkan Yardımcısı olarak, bu sektöre yıllardır emek veren, bu ülkeye vergi veren birisi olarak sesleniyorum, sadece işletmeler için değil, bu ülkeye ziyaretçi gelmesine büyük katkılar sağlayan nitelikli turizm emekçileri için lütfen bu konunun da dikkate alınmasını bekliyoruz.

Hüseyin Kurt: “Ekibimizi kaybetme riskiyle karşı karşıyayız”       

KÇÖ’nün turizm sektörünün tutunduğu son dal olduğuna vurgu yapan IMICE- Uluslararası MICE Endüstrisi Derneği Başkanı Hüseyin Kurt, “Bizi biz yapan ekibimizi kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Karar yeniden gözden geçirilmeli ve minimum 3 aylık bir uzatmaya gidilmelidir.” dedi. 

Hüseyin Kurt şunları söyledi: 

“Kongre, toplantı, etkinlik, fuar, incoming ve outgoing tarafında hayatta ve ayakta kalma mücadelesi veriyorduk. Sektörün tutunduğu son dal da kısa çalışma ödeneğiydi. Maalesef bu son dal, korunamadı. Özellikle KÇÖ ile birlikte nitelikli istihdam kaynağımızı belirli ölçüde koruyabiliyorduk. Lakin, KÇÖ uygulamasının son bulmasıyla minimum üniversite mezunu, dil bilen, uzun emekler vererek yetiştirdiğimiz bizi biz yapan ekibimizi kaybetmeyle karşı karşıyayız! 

Özellikle sektörün pandemi sonrasına hizmet üretebilmesi öncelikli hayatta tutulmasından geçiyor. Bu bağlamda Sayın Cumhurbaşkanımızın KÇÖ ile ilgili aldığı kararı gözden geçirmesini ve turizm, etkinlik, organizasyon, fuar ve hizmet sektörleri tarafında minimum 3 aylık bir uzatmaya gidilmesini önemle istirham ediyoruz. KÇÖ  dışında sektörün pandemi sonrasına hizmet üretebilmesi kaslarının güçlendirilmesinden geçiyor. Kasların güçlendirilmesi adına vergilerin ötelenmesi, sicil affının çıkarılması, 2019 cirolarımız dikkate alınarak hibe kredi verilmesi, stopaj indirimi vb. teşvik ve destekler istihdamın korunması, hizmet üretebilmek adına sektörümüz tarafından ivedilikle beklenmektedir.”

Mehmet Gem:  “Acenteleri takip sürecinden eylem sürecine geçilmelidir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Turizm seyahat acentelerini takip ediyoruz” açıklamasına yönelik olarak kendisinden takip değil eylem sürecine geçmesini talep ettiklerini belirten SAYD- Seyahat Acentaları Yöneticileri Derneği Genel Sekreteri Mehmet Gem, aksi halde sektörün yüzde 60-70 oranda kapanacağına işaret etti. 

Mehmet Gem şöyle konuştu: 

“Özellikle turizm seyahat acentelerinin pandemi sürecinde yeterli desteği alamaması, hatta hiç destek alamaması, diğer sektörlere tanınan desteklerin aynısının sanki bizim için özel olarak tanımlanmış gibi verilmesinden açık söylemek gerekirse çok  muzdaribiz aslında. KÇÖ’nün sonlanmasıyla sektörde özellikle Antalya’da bulunduğumuz bölgede, turizmde istihdam sayısı haziranın rakamlarına göre 1 milyon 28 bindi. Şu anda 900 binlere düşmüş durumda. Sezonun belirsizliği, bize turist gönderen ülkelerdeki ve ülkemizdeki aşı sürecinin belirsizliğinden dolayı büyük bir ihtimalle %50 civarında personelin ücretsiz izne çıkartılması gibi bir durum olacak. Turizm seyahat acenteleri için de durum şu an bu noktada. Dolayısıyla KÇÖ’nün özellikle turizm seyahat acenteleri için sene sonuna kadar devam ettirilmesi elzem. Onun haricinde bu anlamda yapılacak her türlü hareket maalesef turizm seyahat acentaları sektörünün daha çok yara almasına, hatta sektörün yüzde 60-70 oranda kapanmasına sebebiyet verecek. 

Kültür ve Turizm Bakanının turizm seyahat acentelerini bu zamana kadar hiç kaale almadığını, sadece otelcilere yönelik tasarruflarının olduğunu ifade eden Gem, “Biliyorsunuz tahsisler ve ecrimisiller geçen yıl da büyük bir ihtimalle alınmamıştır veya yüzde 50’si alınmıştır. Bu sene de alınmıyor. Dolayısıyla otelcilerle ilgili işlemlerde otelcilere belirli avantajlar sağlandı ama Türkiye’ye yüzde 85 turist getiren seyahat acentelerine maalesef bu konuyla ilgili hiçbir ekstra durum olmadı, ekstra bir destek verilmedi. Sayın Cumhurbaşkanımız 2-3 gün önce “Turizm seyahat acentelerini takip ediyoruz” şeklinde bir açıklama yaptı. Biz kendisinden turizm seyahat acentelerini takip sürecinden eylem sürecine geçmesini talep ediyoruz.  

Hamit Kuk: “Turizme özel KÇÖ talebimizi hükümet dikkate almadı”

Hükümete, turizm sektörüne özel kısa çalışma ödeneği uygulaması talebinde bulunduklarını ancak dikkate alınmadıklarını belirten TÜRSAB- Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hamit Kuk, “Fırıncıya, hastanelere, markete KÇÖ yapmanızın bir anlamı yok, onlar zaten harıl harıl çalışıyor. Ama turizm gibi bazı sektörler hakikaten iş yapamıyor. Bunları seçip, sektöre özel kısa çalışma ödeneğinin uygulanması gerekirdi” diye konuştu. 

Hamit Kuk şunları söyledi:

“Pandemiden Türkiye ve dünyada en çok etkilenen sektörlerin başında turizm ve ulaşım geldi. Dolayısıyla biz özellikle turizm sektörü mensupları olarak, KÇÖ’nün devam etmesini ısrarla istedik. Bu talebimizi TÜRSAB nezdinde yazılı olarak hükümetimize ilettik. Otelciler Birliği’ndeki arkadaşlarım da öyle istemişler. Dolayısıyla KÇÖ’nün mutlaka devam etmesi lazım. Çünkü Türkiye’de şu anda sezon nisanda açılıyor deniyor ama işler öyle de iç açıcı değil. Şimdi herkes 17 Mayıs tarihine kadar devam edecek olan ücretsiz izinleri devreye sokacak. Çünkü şu anda kimsenin personeline normal maaş ödeyecek durumu da yok. Turizm sektörünün sezon başları zaten normal şartlarda da sıkıntılı geçer. Hele hele böyle bir pandemi döneminde büsbütün sıkıntılı geçiyor.

Nakit akışının durduğu, işletme giderlerinin arttığı bir dönemde personel maaşları ve SSK giderlerinin sektörün kaldırabileceği bir yük olmadığının altını çizen Kuk, büyük oranda ücretsiz izinlerin başlayacağına işaret etti. Otellerin ve seyahat acentelerinin büyük bir kısmının şu anda iş yapmadığını, büyük bir kısmının ise mayıs-haziran aylarından itibaren iş yapmaya başlayacağını anımsatan Kuk, “Bu açıdan hazirana kadar hemen hemen herkes yasanın verdiği hakları kullanacak gibi görünüyor. Tabii orada olmazsa olmaz işlerin yürümesi için devam edecek bazı personeller var. Fakat bunlar yüzde 20-30 kapasiteyle çalışacaktır. Personel anlamında yüzde 60-70’ini ücretsiz izne gönderecektir.” dedi.

Bizim hükümetten talebimiz, bu ülkeye en fazla katkısı olan sektör, son 4-5 yıla baktığımızda turizm. 2019 verilerinde dış ticaret açığının yüzde 96’sını karşılamış bir sektör. Doğal olarak hükümetimizin turizme stratejik bir sektör olması sebebiyle daha farklı davranmasını bekliyorduk. Biraz daha ayrıcalıklı olmayı arzu ediyorduk. O yüzden de dedik ki, bütün sektörlerde olmazsa bile turizme özel kısa çalışma ödeneğinin biz yılsonuna kadar taleplerimizi geçtik ama en azından haziran ayına kadar devam etmesi faydalı olacaktır diye düşünmüştük. Ama hükümetimiz maalesef bu konuda bizi çok dikkate almadı.  Fırıncıya, hastanelere, markete KÇÖ yapmanızın bir anlamı yok, onlar zaten harıl harıl çalışıyor. Ama turizm gibi bazı sektörler hakikaten iş yapamıyor. Bunları seçip, sektöre özel kısa çalışma ödeneğinin uygulanması gerekirdi ama maalesef bugüne kadar göremedik.” diye konuştu.

Serhad Uslan: “Sektör, KÇÖ dışında farklı önlemlerle de desteklenebilir”

Hükümete KÇÖ dışında farklı önlemlerle de sektörü destekleyebilecekleri mesajını veren İlos Travel CEO’su Serhad Uslan, “”Aksi takdirde ailesini geçindiremeyen, zor duruma düşen insanlar sosyal çöküntüye girecek.” dedi. 

Serhad Uslan şöyle konuştu: 

“Kısa Çalışma Ödeneği ilk başladığından bugüne kadar sektöre çok olumlu yansıdı. İşletmeciler bu uzun süre içerisinde eleman çalıştıramama güçlüğü içerisindeyken çok destek oldu. Fakat öngörülen şu ki, bu pandemi işi bitmeyecek, devam edecek ve kısa çalışma ödeneği gibi benzer desteklerin mutlaka sektöre gösterilmesi lazım. Aksi taktirde sektörde kişisel üzüntüler çoğalacak. İnsanlar zor duruma girecek, ailelerini geçindiremeyecek, giderlerini karşılayamayacak. Bu ve benzeri sorunlar daha büyüyecek ve bu umarım olmaz ama bir sosyal çöküntüye de yol açacak. Turizm Bakanına bu anlamda söyleyecek bir sözüm yok. Çünkü kendisi de turizmci ve benim söylediklerimi de muhtemelen birebir yaşıyordur, yaşayacaktır ya da duyumlar alacaktır. Dolayısıyla KÇÖ olmuyor ise, farklı önlemlerin hem işveren hem çalışan bazında alınması lazım. Bu anlamda sektörün farklı da olsa desteklenmesi lazım.” 

Hüseyin Kurtoğulları: “Ödeneği kesiyorlar, turizmi kesiyorlar”

Plan Tours Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kurtoğulları, kısa çalışma ödeneğinin kesilmesiyle aslında turizmi kestiklerini ifade ederek, “Ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri olan turizmi bitirmek için her şey mevcut. Bu konuda hiç kimsenin dikkat ettiği yok, Allah yar ve yardımcımız olsun.” dedi.

Hüseyin Kurtoğulları şunları söyledi:

“Bakanlığın bizi doğru izlemesi lazımdı. Şu anda benim acentem Türkiye’nin önde gelen acentelerinden birisi varsayıyorum. Yıllardır gayet başarılı çalışmalar yapan bir acente ve tam 1 yıldır kapalıyız. Arkadaşlarımız çalışamıyor. Biz vergilerimizi ödüyoruz, bütün vergileri bizden alıyorlar. Bekledik ki bazı vergilerden muaf olalım ama hiç böyle bir şey olmadı. Şimdi bu ödeneği de kesiyorlar, yani turizmi kesiyorlar. Ülkenin en büyük gelir kaynaklarından biri olan turizm sektörünü bitirmek için her şey mevcut. Bu konuda hiç kimsenin dikkat ettiği yok, insanın aklına kötü şeyler geliyor acaba bilerek mi yapıyorlar diye. Bundan sonra devam etme imkanımız olacağını zannetmiyorum. Bu durumda zaten turizm de pek olacak gibi görünmüyor. Allah yar ve yardımcımız olsun.”

Sevda Yılgaz: “En kötü zamanda, en kötü karar alındı”

Kısıtlamaların tekrar açıklandığı ve vaka sayılarının yükseldiği bir dönemde KÇÖ’nün sonlandırılmasının sektörü cesaretlendireceği yerde cezalandırdığını söyleyen Bentour İstanbul Destinasyon Yönetmeni Sevda Yılgaz, “En kötü zamanda, en kötü karar alındı.” dedi, desteklerin iki ay daha uzatılması yönünde talepte bulundu. 

Sevda Yılgaz şöyle konuştu: 

“Hem Bentour olarak İstanbul bölgesinde ilişkide olduğum otelcilerden hem de güvenlik sertifikası danışmanlığı verdiğimiz otellerden aldığımız sonuçlara göre, hepsi zaten otellerini çalışanlarına moral vermek için açtıklarını söylüyorlardı. Pandemi çok yüksek boyutta. Kısa çalışma ödeneklerinin şimdi yanında işten çıkarmalara da mutlaka önlemler geliyor. Fakat gelir elde edemeyen, bankalardan kredi olanaklarını da çok iyi değerlendiremedikleri için hiçkimse ne yapacağını bilemiyor. Son derece moralsizler.  Bugüne kadar moraller yüksekti, yüksek tutulmaya çalışılıyordu. Ama destekler tamamen en kötü zamanda kesilmiş durumda. En kötü zamanda, en kötü karar alındı.  Dünyada ve Avrupa’da vaka sayısında bir numara olduğumuz dönemde tekrar kısıtlamaların artırılması açıklanırken, KÇÖ’nün sonlandırılması sektörü cesaretlendireceği yerde cezalandırmak oldu. Talebimiz, ödeneğin en azından haziran sonuna kadar uzatılması. KÇÖ’yü iki ay daha uzatmaları. Yoksa tesisleri kapatıp, iki ay sonra açmak tabii ki işletmeleri batırmayacaktır. Ama çalışanların psikolojilerini genel anlamda çok zorlayacaktır.” 

#turizm #kısaçalışmaödeneği #kçö #kçöuzatılsın #turizmkçö #yemeiçmekçö #acentekçö #kültürveturizmbakanlığı

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir