Le Méridien İstanbul’un üç ana kaleminden biri mutfak. Tıpkı otelcilik anlayışı gibi mutfak konseptinde de esas olan; farklılık, sıra dışılık, yeni bakış açıları ve uyarlamaları…
Şehrin yeni nesil otellerinden Le Méridien İstanbul Etiler, otelcilikteki iddiasını sıra dışı mutfağı ile de koruyor. Türk mutfağının geleneksel tatlarını dünya mutfağının eşsiz lezzetleri ile buluşturan beş yıldızlı otelin elbette bu başarısında mutfak ekibinin katkısı büyük. Çünkü Le Méridien mutfağında, en az kendisi kadar genç ve dinamik bir şef olan Tarkan Özdemir ve güçlü ekibi var! Aslen Bolu Mengenli olan ve bir aile mesleği olarak çok küçük yaşlardan itibaren aşçılık mesleğine gönül veren Le Méridien İstanbul Etiler Executive Chef’i Tarkan Özdemir; profesyonel, işine hakim ve bir o kadar da heyecanlı…
Kendisiyle, İstanbul otel restoranları arasında en dikkat çekenlerinden biri olan La Torre Restoran’da bir araya gelerek olağanüstü bir çekim gerçekleştirdik. Bir yanımızda Boğaz’ın dalgalanan tekneleri ve yerel desenlerinden esinlenilen La Torre’nin eşsiz iç dizaynı, bir yanımızda Usta’nın deneyimlemeye değer eşsiz ve sıra dışı lezzetleri vardı…
LE MÉRIDIEN’İN RUHUNDA SIRA DIŞILIK VAR
Le Méridien İstanbul’un üç ana kaleminden bir tanesinin “mutfak” olduğunu belirten Tarkan Özdemir, otel mutfağında farklılıkların esas tutulduğunu dile getirerek, “Le Méridien konseptinin başında farklı bir bakış açısı var zaten. Restoranımızda iki farklı menümüz mevcut ve her birinde daha yeni, sıra dışı ve farklı bakış açıları var” diyerek restoran konseptini anlatmaya başlıyor.
MUTFAKTA NEOKLASİK DOKUNUŞLAR…
Menü alternatiflerinden bir tanesinin tüm otel misafirlerine hitap edebilecek lezzetlerden oluştuğunu anlatan Özdemir, bir diğer menü seçeneği olarak Le Méridien konseptine de uyan sıra dışı ve farklı bir uygulamadan söz ediyor. “Bu daha çok bilinen tatların yıkılarak yerine yenilerinin inşa edilmesi gibi bir şey. Günümüz tekniklerini geleneksel mutfağa uyarlıyoruz. Yapmak istediğimiz şey, tamamıyla mutfağa farklı bir bakış açısı kazandırmak. Klasiklerin farklı tekniklerle günümüze uyarlanmış hali dersek yanlış ifade etmiş olmayız” diyen Özdemir, bu yaratıcı mutfakta Türk mutfağının unutulmaz lezzetlerini günümüze uyarlayarak servise sunduklarını ve bir bakıma neoklasik Türk mutfağından özel seçkiler sunduklarını belirtiyor.
KLASİK TATLARA ALIŞILMADIK YORUMLAR
Peki, usta şef Tarkan Özdemir bunu yaparken nelerden besleniyor, işte yanıtı: “Farklı ülkelerde farklı kültürlerin mutfaklarında çalıştığım için yeni bakış
MALZEME KALİTESİ HER ŞEYDİR!
Profesyonel şef, yemeğin hazırlanışı ve sunuluşu aşamasında tamamen doğallıktan yana olduğunu söylüyor. “Ben her şeyi doğal bırakmayı severim. Sebzeyse sebzeyi, etse eti… Örneğin sebzeleri çok fazla pişirmeyi sevmem. Misafirin yemeğin gerçek lezzetini alması benim için çok önemli. Doğru tekniklerle pişirirseniz istediğiniz o lezzeti karşı tarafa verirsiniz zaten. Burada kullandığınız malzemenin kalitesi de çok önemli. İyi bir malzemeye yanlış Özdemir, “Malzemenin kalitesi benim için her şeyden önce gelir” şeklinde sözlerini tamamlıyor.
